Page 189 - Hikâyemizin Yarım Asırlık Yerli Sesi Mustafa Kutlu
P. 189

HIKÂ YEMIZIN  Y ARIM  ASIRLIK  YERLI  SESI :  MUSTAF A  KUTL U  189

           Klasik  Türk  hikâyelerinde  rastlanıldığı  üzere  Kenan’ın  delir-
           me sebebi bir sevdadır. Eserde klasikleşmiş hikâyelere, efsa-
           nelere rastlamak mümkündür. Örneğin hikâyenin başlarında
           anlatılan köydeki iki çınarın efsanesi, Deli Kenan’ın sevdalığı
           kıza kavuşamaması ve sebebinin de kızın onu küçük görmesi,
           köyün ağasının biricik oğlunun hovardalık peşinde bir gençlik
           geçirmesi, oğlunu ve eşini kaybeden adamın sonunda avcılığa
           gönül verip kendini doğaya bırakması eserlerde rastlayabile-
           ceğimiz tanıdık durumlardan bazılarıdır. Mavi Kuş’la beraber
           yola çıkıldığında her yolcunun ayrı karakterini tanımaya baş-
           lamak mümkündür. Doktor Yahya eserde evliyaymış gibi ken-
           disine  davranıldığını  söylemektedir.  Yine  buna  çoğu  eserde
           rastlamak mümkündür. Lakin otobüsteki diğer yolcu olan ve
           ismi verilmeyen “hasta kadın” karakterini kurtaramaması ve
           doktorluk ömründe ilk kez bir hastasını kaybetmesi aslında
           birden çok şeye vurgu yapmaktadır.
               Hasta kadının eser boyunca isminin verilmemesi ve has-
           talık  sıfatının  isminden  daha  öte  kadına  layık  gösterilmesi
           oldukça iğneleyicidir. Tıpkı ölen kişinin ölümünün ardından
           adını yitirerek cenaze diye anılmasına benzer bir durumdur.
           Kadının hikâye sonunda vefat etmesi ve dönüşte kadının geri
           alınacak olmasına rağmen kitapta dönüş bir yana istasyona
           varılıp trene dahi binilememesi yarım kalmışlık hissi bırak-
           maktadır. Hikâyenin başında Kuyumcu Nazım’ın kendine ait
           olan hikâyesi anlatılır. Sessiz ve sakin olan karakterin kendi
           üvey annesine dahi başkaldıramamasından sonra bir cinayet
           işlemiş olması da beklenmediktir. Bilakis kasabadaki herkes
           onun sakinliğine alışmış ve ses yükseltmesini dahi fazla bul-
           muştur. Böyle birinin aynı evde büyüdüğü üvey kardeşini öl-
           dürmesi belki de karakterimizin değil susturulmuş çocukların
           isyanıdır. Yazar belki de karaktere değil de insanlığa yüklemek
           istemiştir  katil  sıfatını.  Okura  hikâyede  anlatılan  bir  başka
           ümit de Erol karakteridir. Erol şehre ulaşılmış mı bilinmemek-
   184   185   186   187   188   189   190   191   192   193   194