Page 153 - Hikâyemizin Yarım Asırlık Yerli Sesi Mustafa Kutlu
P. 153

HIKÂ YEMIZIN  Y ARIM  ASIRLIK  YERLI  SESI :  MUSTAF A  KUTL U  153

           dim. Yazarken belki bu yüzden kişilerin yüzlerini, çevrelerini,
           hareketlerini görür gibi olurum. Renkler ve sesler bir yanımı
           kaplar bunları görüntü dilinde güzel bir çerçeveye çekerim.
           Onu yazı diline aktarabilirsem hayli sevinirim çünkü bazen
           olmuyor, zihnimde gözümün önünde uçuşan manzarayı yazı-
           ya dökemiyorum. “
               Mustafa Kutlu başka bir röportajında eserlerindeki sine-
           matografik yanı şu şekilde açıklar: “Benim eserlerim sadedir.
           Öyle adamı çok zorlamaz. Akıllı bir yönetmen elinde senaryo
           olmadan sinemaya çekebilir. “
               Buradan hareketle Kutlu’nun eserlerinde sinemaya akta-
           rım açısından kolay bir dilin olduğu yadsınamaz. Zira o eser-
           lerinde  Doğu  anlatı  geleneğinin  olanaklarını  kullanır.  Ede-
           biyat ile sinemanın anlatım imkânları ve dili farklıdır ancak
           Mustafa Kutlu’nun anlatımda kullandığı Doğu anlatı gelenek-
           leri, sinema dilinin görsel kodlarını da içinde barındırmakta
           ve sinema sanatı için bir kaynak teşkil etmektedir. Hem biçim
           hem de içerik olarak Mustafa Kutlu hikâyelerinin, yazı dili ile
           görsel dilin birbirine dönüşebilirliğinin arkasında, Doğu an-
           latı geleneklerinin görsel anlatım diline ve dolayısıyla sinema
           sanatına yakınlığı söz konusudur. Bu sebepledir ki sinemaya
           uyarlanan Mustafa Kutlu eserlerinde bu dönüşümü ve sadeli-
           ği takip etmek mümkündür.
                                                       Nisanur Dağ
                              Istanbul Fatih Davutpaşa Anadolu Lisesi
                                                           9-E Fatih
                                     * * *

               MUSTAFA KUTLU’NUN FELSEFİ YÖNÜ VE NURETTİN
               TOPÇU ETKİSİ

               Edebiyat ile felsefe arasında sıkı bir bağ vardır. Zira her
           yazarın  evreni  algılayış  biçimi,  sorgulaması  mevcuttur.  Her
           yazarın ideolojik bir bakış açısı vardır. Mustafa Kutlu’yu da
   148   149   150   151   152   153   154   155   156   157   158