Page 62 - Hikâyemizin Yarım Asırlık Yerli Sesi Mustafa Kutlu

62 HIKÂ YEMIZIN Y ARIM ASIRLIK YERLI SESI : MUSTAF A KUTL U

ken yoksulluğun en yakın dostu umudu da unutmamış, ona
da hikâyelerinde bol bol yer vermiştir.
Mustafa Kutlu’nun şu ana kadar okuduğum kitaplarının
hepsinde yoksulluğun olduğu yerde umut ve şükür de var. Ya-
zıma önce yoksulluk, umut ve şükür kavramlarını açıklayarak
başlamak istiyorum:
Yoksulluk, günlük temel ihtiyaçların tamamını veya bü-
yük bir kısmını karşılayacak yeterli gelire sahip olmama du-
rumudur. Mustafa Kutlu, yoksulluğu modernleşme hareketle-
rine bağlamaktadır. Niye mi? Anadolu insanı, memleketinde
kendi imkânlarınca geçimini sağlarken zamanla modern-
leşme hareketiyle birlikte geçinememe sorunu ortaya çıkar
ve Anadolu insanı yeni geçim kaynakları aramaya başlar.
Gözüne şehir güzel görünür, şehre göç eder fakat “Davulun
sesi uzaktan hoş gelir. ” demiş atalarımız. Şehir hayatını gö-
rünce buradaki zorlukların da farkına varır ama bir şekilde
karnının doyması lazımdır. Bu sebeple elinden gelen her işi
yapmaya koyulur ama nafile! Bazı geceler aç yattığı bile olur,
yoksulluktur bu. Onlar için karınlarını doyurabilmek bile çok
büyük bir lütuftur. Geçimini sağlayamama sorununun üstü-
ne bir de uyumsuzluk eklenir. Şehir hayatı daha önce köyde
yaşamış insana zor gelir tabii. Alışmakta çok zorluk çekerler
ama sonunda bütün göç etmiş insanlar gibi onlar da alışır.
Peki ya tam olarak nedir bu modernleşme?
Modernleşme, en genel ifadeyle modernleşme; ekono-
mik, politik ve kültürel değişimi kapsayan yeni tipte bir top-
lumsal gerçekliğe yani modernliğe ulaşmaya imkân veren
süreçlerin adıdır. Mustafa Kutlu’ya göre modernlik Anadolu
insanını olumsuz etkilemiştir. Anadolu insanı önceden azla
yetinen, birbirine hem maddi hem manevi yardım eden in-
sanlardı. Modernleşmeyse insanımızın birlik ve beraberli-
ğini bozdu. Kutlu, eserlerinde bu konudan yakınmaktadır.
Kutlu’nun “Yokuşa Akan Sular” adlı kitabında modernlikten