Page 60 - Hikâyemizin Yarım Asırlık Yerli Sesi Mustafa Kutlu
P. 60

60    HIKÂ YEMIZIN  Y ARIM  ASIRLIK  YERLI  SESI :  MUSTAF A  KUTL U

           değerden bahsetmiştir. O, sorunlara yalnızca eleştirel yönle
           yaklaşmamış ayrıca bu sorunlara karşı nasıl bir yol izlenmesi
           gerektiğini de anlatmıştır.
               Türk insanını tanıması ve Türk toplumunun yapısını bil-
           mesi bu anlamda onun da okurun da işini kolaylaştırmıştır.
           Onun  yazılarını  okuyan  insanlar  yazarın  gerçekten  onları
           anladığını fark etmiş ve içgüdüsel olarak yazarın diğer kitap-
           larını da okumaya karar vermiş, kendine belli başlı dersler
           çıkarmıştır. “Toplumun en alt kesimlerinden en yüksek ke-
           simlerine her sınıftan insanla muhatap olma fırsatı buldum,
           bu da benim Türk insanını tanımam için bir fırsat oldu. Yani
           ben Türk insanını çok iyi tanıyorum, tanıdığım için bu insan-
           lar benim yazdıklarımda kendilerini buluyorlar. ” sözleriyle
           halkı anlamasına ve tanımasına yardımcı olan şeyin onların
           içinden birisi olup onlarla konuşmak olduğunu belirtmiştir.
           Kutlu, yalnızca devletin sebep olduğu problemlerden bahset-
           memiş aynı zamanda halkın ve ilişkilerinin de problemlerin-
           den bahsetmiştir.
               Gençliğinin  büyük  kısmının  tren  istasyonunda  geçme-
           si  ve  burada  şahit  oldukları  trenleri  öne  çıkarmasında  en
           önemli etkenlerden belki de. “Dumanlı trenler Anadolu ile
           çok irtibatlı olan bir şey. Gurbetle ayrılıkla çok ilişkilidir. ”
           şeklinde  ifade  etmiştir  trenlerin  onun  için  ne  anlama  gel-
           diğini  ve  okuyucuya  nasıl  yansıtmak  istediğini.  Kutlu  tüm
           bunların yanında okura empati kurmayı ve hayatın anlamını
           öğretmiştir. Onun hikâyelerini okuduktan sonra hayata oldu-
           ğu gibi dümdüz devam etmek, yeryüzünde yaşayan diğer in-
           sanları, haksızlığa uğrayanları düşünmeden onlar için çaba
           sarf etmeden yaşamak mümkün değildir. Onun kitaplarıyla
           fakirle  fakir  olur,  azla  geçinmeyi  öğrenir;  âşıkla  âşık  olur,
           bulutlar  üzerinde  uçar;  yalnızla  yalnız  olur,  acısıyla  başa
           çıkmayı öğrenirsiniz. Kutlu; okurlarına hayatın gerçeklerini
           anlatır, yaşamayı öğretir. Tüm bunları yaparken bir ağabey
   55   56   57   58   59   60   61   62   63   64   65