Page 59 - Mustafa Kutlu Panel Metinleri
P. 59
58 HIKÂ YEMIZIN Y ARIM ASIRLIK YERLI SESI : MUSTAF A KUTL U
anlaşılmak en yalın hâliyle ifade etmek gerekirse yazın dün-
yasının nimetlerindendir. Cevheri mücevhere dönüştüren öy-
kücülüğümüzün kadim kalemlerinden olan Kutlu da edebiyatı
hayatın yörüngesine dâhil eden ender yazarlarımızdandır.
Mustafa Kutlu, Türkiye’nin ileri gelen hikâyecilerindendir.
Kutlu, yıllar boyunca halkın yazarı olarak bilinmiştir. Her za-
man halkın dili olmuş kitaplarında belki de onların dile getir-
mek isteyip de getiremediği şeyleri ele almıştır. O, halkın bağ-
rından kopup gelmiş bir yazar olarak kitap karakterlerini de
halkın içinden insanlardan seçmiştir. Içindeki adalet duygusu
onu yazmaya sevk etmiş, yazdıkça da bu sevgisi artmıştır.
Mustafa Kutlu: “Bir şey yap güzel olsun... Huzura vesile
olsun, hakikate işaret etsin” der. “Rüzgârlı Pazar” adlı hikâ-
yesini okuduğumuzda iyi olan birçok şeyin anlatıldığını gö-
rürüz.
Cumhuriyet Devri Türk düşüncesinin önemli, bereketli
ve fikirleri itibariyle nadir mütefekkirlerinden biri olan “Nu-
rettin Topçu”yu kendine örnek almış, zaman zaman ruhunu
ve zihnini onun düşünceleriyle beslemiştir. “Esasları itibari
ile Nurettin Bey benim düşünce çizgimi tayin etmiştir. Nu-
rettin Bey, beni en çok etkileyen düşünce adamı olmuştur. ”
sözleriyle de Nurettin Topçu’nun kendisi için önemini ifade
etmiştir usta yazar. Yazılarında onun düşüncelerinin de etkisi
açık bir şekilde görülmektedir. Yazar olaylara yalnızca top-
lumsal olarak da bakmamış, kişilerin ahlakına da önem ver-
miştir. Yine bir röportajında ahlakın onun için ne anlam ifade
ettiğini ve ahlaka verdiği önemi anlatmıştır.
Hikâyelerinde de çoğu kez bazı ahlaki değerlere yer ver-
miştir. Örneğin “Mavi Kuş” adlı kitabındaki “Memlekete va-
rınca ‘Ulan hayırsız, ulan vefasız, neredesin sen? Karın hasta-
lanıp öldü, Nazım’a babaannesi baktı, ne karayazılı bir çocuk-
muş bu, babaanne de vefat edince, eşin dostun yanında barın-
dı, o kadar teller çektik, o kadar yanık mektuplar yazdık, ulan