Page 41 - Hikâyemizin Yarım Asırlık Yerli Sesi Mustafa Kutlu
P. 41

HIKÂ YEMIZIN  Y ARIM  ASIRLIK  YERLI  SESI :  MUSTAF A  KUTL U  41

           lamda bunalımın sebep ve sonuçları ifade edilmiştir. Rüzgârlı
           Pazar adlı eserdeki ilk karakter küçük Duran seçimi hayata
           bırakanlardandır. Babasının rahatsızlığı üzerine kopar kasa-
           basından, seçiminin onu farklı hikâyelerin merkezine götüre-
           ceğini bilmiyordur. Mustafa Kutlu bu ve bunun gibi eserlerde
           göçün asıl nedeninin yoksulluktan kurtulma çabası, ekono-
           mik belirsizlik ve işsizlik olduğunu açıkça ortaya koymuştur.
           Mavi Kuş adlı hikâyemizde birçok karakterin kasabadan kal-
           kan otobüste geçen yolculukları anlatılır. Bu topluluk seçimi
           zamana  bırakmıştır.  Yolculuk  birlikte,  hikâyeler  farklı  ama
           amaç aynı: O kasabadan kopmak.
               Kutlu’nun hikâye ve denemelerinde en çok vurgulanan
           ve onun asıl meseleleri olan modernizm, gelenek, göç, kent-
           leşme, hakikat, yabancılaşma, yoksulluk ve yalnızlık temala-
           rının tamamının da spesifik olarak incelenmiş olması kitap-
           larının kapsamını göstermektedir. Kente göçle birlikte ben-
           liğin yavaş yavaş yitirildiği görüşünü neredeyse eserlerinin
           her satırında anlıyoruz. Tıpkı Yokuşa Akan Sular’da bahset-
           tiği gibi: “Aslımızı yitirmezsek iyidir, iyidir ya mümkün mü?”
           Aslında bu alıntıyla Kutlu’nun eserlerinde kentli insan olmak
           konusunu işlemesinin asıl amacını anlayabiliyoruz. Göçle ge-
           len insanın yeni çevreye kendini ait hissedememesi, bir deği-
           şim içerisine girmeye kendini mecbur hissetmesi Kutlu’nun
           kahramanlarının temel problemidir. Kente göç eden insanın
           bunalımlı ruh hâlini belirleyen yazar, konfor peşinde koşan
           kentli  insanın  da  para  odaklı  çevre  ilişkilerine  eleştirel  bir
           tavırla yaklaşmaktadır. Elindeki imkânların bu büyük ve şa-
           tafatlı çevrenin fırsat ve hizmetlerine yetmemesi bireylerin
           ruhunda tatminsizliklere neden olmaktadır. Bu konuyu daha
           çok  siyasi  yaklaşımları  eleştiri  amaçlı  ele  aldığı  Tufandan
           Önce adlı eserdeki “Eğer insanoğlunun iki vadi dolusu altını
           olsa  üçüncüsünü  ister.  Âdemoğlunun  gözünü  ancak  toprak
           doyurur. “ sözleri ile ele alabiliriz.
   36   37   38   39   40   41   42   43   44   45   46