Page 40 - Akademi Dergisi-NİSAN-2025
P. 40
mesafe oluşturmaktadır. İslamiyet’te landırmaktadır. Mesela Dulkadiroğul-
Arap kadınları için bir iyileştirme söz ları’nın 30 bin silahlı kadın askere sa-
konusu olurken Türk kadını için du- hip olması, kadınlara dair tarih adına
rumu değiştirici bir unsur olmadığını oldukça enteresan bir bilgidir.
söylemek yanlış bir çıkarım olmaya-
Misafir ağırlama ve zekat organizas-
caktır.
yonu da bacıların faaliyetlerinden-
Osmanlı Kuruluyor, Bacılar Söz dir. Dokumacılık (oyacılık, çadır-
30
Alıyor cılık, nakış, dantel, kumaş imalatı)
bacıların faaliyet alanının merkezin-
Osmanlı'nın kuruluşu konu edinildi-
dedir. Osmanlı devletinin kurulu-
ğinde Alperen-i Rum (Gaziyan-ı Rum),
şundaki ilk piyade üniformalarının
Abdalan-ı Rum, Ahiyan-ı Rum’un yanı
yapımında bacıların rol aldığı ifade
27
sıra Bacıyan-ı Rum zikredilmektedir
31
ediliyor “Aşına, eşine, işine sahip
Lideri Ahi Evran'ın eşi Fatma Bacıdır.
ol” düsturu ile hareket eden yapı, el
Bacıyan-ı Rum, işlenmiş derilerin ar-
sanatları, kumaş imali, yetim kızların
tık yünlerini değerlendirmek üzere
himayesi, evlendirilmesi, ihtiyarların
bir araya gelen bir kadın örgütlenme-
bakımı gibi sosyal işler konusunda
sidir. Kadınlar, Ahilerle beraber eği-
etkindir. Tüm bu faaliyetler sadece
tim almak suretiyle yetişiyorlar. Daha
Müslümanlara dönük değil Hristiyan
açık ifadeyle erkelerle aynı şartlarda
dul ve yetimler için de geçerlidir.
32
eğitiliyorlar. Fatma Bacı kadınların
Verdikleri eğitimle kadınlara meslek
saygı duyduğu bir öğretici olduğu
kazandıran teşkilat aynı zamanda on-
gibi erkeklerin de hürmet ettiği bir
33
lara kimlik de kazandırıyordur. Bu
28
şahsiyettir Ahmet Yesevi’nin öğreti-
faaliyetlerindeki nitelik oldukça yük-
lerini, Divan-ı Hikmet'in açıklamaları-
sektir. Mallarının hilesiz ve sağlam
nı kadınlar arasında anlatan kadınlar
oluşu sebebiyle tercih edilen ürünleri
tarihte “Kırk Kadın Kızlar” adıyla bi-
piyasaya sunmaktadırlar.
linmektedir. Ahmet Yesevi hayattay-
MAKALE ken başlayan bu tedris süreci daha Bacıların icraatlarından kadınlar adı-
sonrada sivil bir eğitim biçimi olarak
na özgün bir ekol-okul hareketi ol-
29
devam etmiştir Bacıyan-ı Rum, ta- duklarını ve eğitim konusunda insi-
38 rihçileri, dokumacılık ve örgücülük yatif aldıklarını söyleyebiliriz. Bacılar
faaliyetleri dışında sınırdaki gazalara
erkeklerle eş zamanlı olarak da faali-
katılıyor olmaları sebebiyle heyecan- yetlerin çerçevesinin belirginleşmeye
İSTANBUL AKADEMİ DERGİSİ 27. Aşıkpaşazade, Aşıkpaşaoğlu Tarihi’ Haz: Nihal Atsız. Devlet Kitapları, 1970. İst. S.222
28. Hülya Küçük, Tasavvufta Kadın, Konya, 1997, s.7, s.394
29. Mustafa Kara, Tasavvuf Kültürünün Türkistan Macerasına Genel Bakış, Bursa, 2001, c.10 s.1 s.17-18
30. Mikail Bayram, Fatma Bacı ve Bacıyan-ı Rum Konya 1994 s.47-55
31. Derman Gülmez, Ortaçağda kadın örgütleri- Anadolu ve Avrupa örneği- Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler
Kadın Çalışmaları anabilim dalı s.55.
32. Yasemin Tümer Erdem, Halime Yiğit, Bacıyan-ı Rum'dan günümüze Türk Kadınının İktisadi Hayattaki Yeri,
İTO.2010 s.44
33. İbrahim Bahadır, Alevi ve sünni tekkelerinde kadın dervişler, Su Yay. İst. 2005 s.18