Page 36 - Akademi Dergisi-NİSAN-2025
P. 36

TÜRK KADINININ

                 EĞİTİM SÜREÇLERİNDEKİ


                 SERÜVENİ

                 Gülşen ÖZER



                                  EĞİTİMİN GEÇMİŞTEKİ ANLAMININ,
                       UZUN YILLAR OKULLARDA OKUMAK, SINAVLARA GİRMEK,
                    DİPLOMALAR ALMAK BİÇİMİNDE DEĞİL TOPLUMUN İHTİYAÇLARI
                             ÇERÇEVESİNDE ŞEKİLLENDİĞİNİ GÖRÜYORUZ.


                 Orta  Asya  bozkırlarında  yay  geren,   sağlayacak  sorular  beliriyor;  tarihin
                 at  yuları  kavrayan  eller  bugün  ka-  derinliklerinde  neden  bir  kadın  şair,
                 lem tutmakta ve 21. yy. Türkiye'sinde   filozof,  idareci  vs.  yok?  Kadının  do-
                 resmi  eğitim  kurumlarında  yaklaşık   ğası  ve  toplumsal  işlevi  atlanarak,
                 olarak  16  milyon  öğrencinin  7  mil-  erkeklerle  aynı  düzlemde  bir  model
                 yon  448  bin  142'sini  kız  öğrenciler   arayışına  girişmek  muhtemel  ki  bir
                 oluşturmaktadır.  Neredeyse  %50'lik   hüsranla  sonuçlanacaktır.  Mesela
                 dilimi  ifade  eden  bu  sayı,  kadınla-  Shakespeare’in şair olmak için evden
                 rın  eğitim  sürecindeki  yerini  çarpıcı   kaçan kız kardeşi olduğunu hayal et-
                 bir  biçimde  özetlemektedir.  Öğretici   sek  1500'lü  yılların  İngiltere’sinde,
                 olarak  da  %61.26  oranıyla  kadınlar   bu kadın şairin akıbetinin hiç kimseyi
                 erkek  öğretmenlerin  önüne  geçmek-  memnun  etmeyeceği  aşikârdır.  Do-
         MAKALE  tedirler.                          layısıyla da meseleye farklı bir bakış
                                                    açısı geliştirmek ihtiyacı hâsıl oluyor.
                 İstatistikler  modern  zamanlarda  ka-
                 dınlar  açısından  artan  bir  grafikle   Kültürü  yeni  nesle  aktarma  ve  dav-
     34          yüzleri  gülümsetiyor.  Ancak  bu  izi   ranış  haline  dönüştürme  anlamında
                 tarihte  sürmeye  kalktığımızda  ölçüt-  eğitim daima hayatidir çünkü bozkır-
                                                    da var olmak ve var kalmak bu esasa
                 lerin  ve  toplumsal  algının  farklılaş-
         İSTANBUL AKADEMİ DERGİSİ  ortaya  koymak  mümkün  olmuyor.   şartlarında ürettiği pratikler çerçeve-
                 masından  dolayı  sayısal  bir  döküm
                                                    dayanır.  Bu  eğitim,  toplumun  kendi
                                                    sinde  şekillenir.  Dolayısıyla  da  yüz-
                 Bu  nedenle  kadına  dair  çalışmala-
                                                    yıllar  içinde  biçim  değiştirmiştir.  Bu
                 rın kaderi çıkarımlar ve uyarlamalar
                                                    çalışmada mümkün mertebe var olan
                 eşliğinde  gerçekleşebiliyor.  Modern
                                                    şablonlar dışına çıkılmaya çalışılacak
                 düşünme  biçimden  taviz  vermeden
                 bu okumalar yapılmaya çalışıldığında
                                                    ve kadının o günkü algılanma biçimi
                                                    ve  en  önemlisi  eğitimin  toplumsal
                 zihinlerde  feminist  teoriye  malzeme
   31   32   33   34   35   36   37   38   39   40   41