Page 74 - Hikâyemizin Yarım Asırlık Yerli Sesi Mustafa Kutlu
P. 74

74    HIKÂ YEMIZIN  Y ARIM  ASIRLIK  YERLI  SESI :  MUSTAF A  KUTL U

               MUSTAFA KUTLU’DA ÖZLEM

               Merhabalar, öncelikle panel konum olarak özlem kavra-
           mı üzerinde duracağım ve biraz beni özlem kavramını seçme-
           ye iten motivasyonumdan, amacımdan bahsedeceğim: Insa-
           nın en göze batan ve en ayrıştırıcı olan özelliği, sahip olduğu
           eşsiz akıl ve düşünme yetisidir ki bu yeti başka hiçbir canlıda
           bulunmayan bireysel farkındalığı beraberinde getirir. Ve fani
           varlığının bilincinde olan insan; ömrünün her bir dakika, her
           bir saniye yavaş yavaş sonuna yaklaştığı gerçeğiyle yaşar. Ve
           bilincini  kazanmasıyla  beraber  insanın  karşısına  çıkan  ilk
           duygulardan, ilk hislerden biri de özlem olur. Hayatının akıp
           giden varlığına duyulan o özlem… Işte özlemin insan için bu
           kadar temel bir kavram olduğunu düşündüğüm ve Mustafa
           Kutlu’nun  da  özlem  duygusunu  sıkça  işlediğini  gördüğüm
           için bu kavramı konu almak istedim.
               Özlem  çok  farklı  şekillerde  taayyün  edebilir  Kutlu’da.
           Kitaplarında özlemi bağlama göre farklı türlerde işlemiştir:
           Bazen az önce de bahsettiğim içimizde bulunan o kadim, son-
           suz, beyhude özlem; bazen ise sıcak, içimizi ısıtan, şefkatli bir
           özlem;  bazen  de  bir  mücadelenin  getirdiği  o  direniş,  irade
           dolu özlem… Fakat böyle dallanıp budaklanan özlem hissimiz
           nadiren tek başına ortaya çıkar diye düşünüyorum. Yanında
           kimi zaman çaresizliği kimi zaman kederi kimi zaman coşku-
           yu ve daha nice birbirine taban tabana zıt duyguyu kendisiyle
           getirir. Şimdi ise oluşturduğuma inandığım temel ile katego-
           rilendirdiğim bu özlem çeşitlerini ve Kutlu’nun bunları işle-
           yiş şekillerini biraz daha detaya inerek açıklamak istiyorum:
               Özlemle  ilgili  ele  alacağım  ilk  durum  özlemin  kederli
           yolculuğunun pişmanlık dolu engellerle bezeli oluşudur. Her
           özlem bir pişmanlık manasına gelmese de her pişmanlık bir
           özlemdir bana sorarsanız. Öncelikli olarak aklımıza ilk gelen
           husus yaptığımız hata ve sonuçlarıyla ilgili olarak tetiklenen
           pişmanlığımıza dokunan özlemdir. Fakat benim buna ek ola-
   69   70   71   72   73   74   75   76   77   78   79