Page 34 - Mustafa Kutlu Panel Metinleri
P. 34
HIKÂ YEMIZIN Y ARIM ASIRLIK YERLI SESI : MUSTAF A KUTL U 33
şu sözlerle açıklamıştır: “Aslımızı yitirmezsek iyidir.” dedi için-
den. “Iyidir ya mümkün mü?” Bican da kendindeki bu değişi-
min farkındadır ama bunun önüne geçilemeyeceğini düşünür,
nitekim hikâyenin sonunda Cuma namazı esnasında komünist
bir eylemdeyken kör bir kurşun sebebiyle hayatını kaybeder.
Mustafa Kutlu için hikâyenin başlığı büyük önem taşır, nitekim
“Yokuşa Akan Sular” başlığında yokuşa akan yani yükselen su-
lar rakamlarda büyüyen ekonomiyi, yükselen refah seviyesini
ve bu vesileyle değişen, dönüşen toplumu simgeler. Her ne ka-
dar bir şeyler gelişse de suların yokuşa akması tabiatın işleyi-
şine aykırıdır yani. Yazar okuyucuya bu şekilde gelişmenin ve
değişmenin hatalı, yanlış olduğunu anlatmıştır. Mustafa Kutlu’
ya göre hatalı şekilde gelişmek hatalı değişimlere sebep olur,
bu hataların cezasını da elbette yukardakiler değil toplumun
en alt tabakasındaki işçiler çeker. Bazen sağlıklarını hatta kimi
zaman hayatlarını kaybederler ama en kötüsü bazıları anıları-
nı, tüm yaşantılarını geride bırakıp yeni kişiliklere, yeni fikir-
lere sahip olmaya zorlanır ve tüm bu olumsuzluklara rağmen
onlara hakları verilmez. Mustafa Kutlu bu duruma karşı ça-
renin komünizm değil Islam olduğunu savunur. Ona göre ko-
münizm “Köşeye sıkışan kedi tırmalar. ” benzeri bir durumun
yaşanmaması için işçileri sömüren kimlerse onlar tarafından
uydurulmuş, pencere resmi çizilmiş bir duvardır. Böylece işçi-
leri bir gün işleyişin onların lehine döneceğine inandırıp çark-
ların dönmeye devam etmesi sağlanırken toplum da Islam
merkezli düşünceden uzaklaştırılır. Bu durum Mustafa Kutlu
hikâyelerinde komünizme yakın insanların başlarına kötü
şeyler gelmesinden çıkartılabilir. Oysa yazar “Yokuşa Akan Su-
lar” adlı kitabında “Islam’da işçinin şeref ve şahsiyeti korun-
muş, emeğin ve işin değeri yüceltilmiştir. ” sözleriyle Islam ve
işçi ilişkisi hakkındaki fikirlerini belirtmiştir.
Mustafa Kutlu, hikâyelerinde toplumsal değişimin yanı
sıra bireysel değişimin de üzerinde durmuştur. Sürekli de-