Page 139 - 05131613_2019_Ocak_BYlten
P. 139

FUAT SEZGİN’İN İZİNDE
          İStanbul Mİllî EğİtİM MüdürlüğüMüzün fuat SEzgİn’İn İzİndE ProjESİ farkındalık Et-
          kİnlİklErİ konfEranSlarla dEVaM Ettİ.


          Ömrünü İslâm bilimler tarihine adayan Prof. Dr. Fuat Sez-
          gin, 30 Haziran 2018’de hayatını kaybetti. Cumhurbaşka-
          nımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla yayımlanan
          genelgeyle, 2019 yılı “Prof. Dr. Fuat Sezgin Yılı” olarak ilan
          edildi. Bu kapsamda İstanbul Millî Eğitim Müdürlüğümüz
          Fuat Sezgin’in İzinde Projesiyle çeşitli etkinlikler ve orga-
          nizasyonlar yapılacak.

          Projenin farkındalık etkinlikleri,  Cibali Şehit İlhan Varank
          Anadolu İmam Hatip Lisesi’ndeki konferansla devam etti.
          Medipol Üniversitesi Öğretim Görevlisi Uğur Polat,  Hoca-
          yı görsel ve yazılı belgelere dayalı bir şekilde anlattı. Oku-
          lun konferans salonunda, öğrencilerine yönelik düzenle-
          nen konferansta, Fuat Sezgin’in hayatı ve ilmi kişiliği onu
          yetiştiren muhit, hocaları ve kütüphaneler çerçevesinde
          ele alındı.

          Kaderine Doğru Yürüyen Fuat Sezgin
          Fuat  Sezgin’in  Bitlis’ten  başlayıp  İstanbul’da  nihayete
          eren hayatını ana hatlarıyla anlatan Uğur Polat, Sezgin’in
          makalelerinde ve eserlerinde İslâm Bilimler Tarihini başa-
          rılı bir şekilde ele aldığını ve pek çok Batılı ismin yanlışla-
          rının düzeltilmesine katkı sağladığını vurguladı. Sezgin’in
          yetişmesinde kütüphanelerin ve başta Hellmut Ritter olmak üzere hocalarının rolüne ayrıntılı olarak temas eden
          Polat, “Bir kişi hocalarıyla var olur, onlardan edindikleriyle kendini geliştirir. Başarılı, idealist ve çalışkan olmanın ma-
          nasını kavramak daha da önemlisi İslâm kültür ve medeniyetinin daha iyi anlaşılması mutlaka İstanbul İslâm Bilim ve
          Teknoloji Müzesinin ziyaret edilmesi gerekir.” ifadelerini kullandı ve şöyle devam etti:


          “Fuat Sezgin 1924’te Bitlis’te doğmuş, İstanbul’a mühendis olma hayalleriyle gelmiş, matematikten çok iyi anlayan
          bir gençtir. İslâmî İlimler tarihine dair vukufiyeti, daha o zamanalar farkında olmadığı bir derinlikte, kendi gelece-
          ğine dair attığı her adımda biraz daha belirginleşen bir çizgi halinde kendini var kılmaktadır. Günlerden bir gün, bir
          akrabası onu, dışardan bakıldığı zaman bir seminere; lakin biraz daha yakından bakıldığında aslında kaderine doğru
          götürmektedir.


          Derslikte seminer için bekleyen, Türk dostu bir Alman Şarkiyatçı Prof. Dr. Hellmut Ritter’dir. Ritter, Filozof Nietzsc-
          he’den sonra çok genç yaşta profesör olmayı başarmış, o zamanalar, 1. Cihan harbi sırasında Osmanlı saflarında sa-
          vaşa iştirak etmiş bir gençtir. İslâmî literatüre çok hâkim, Arap İslâm düşünce tarihinde ne aradığını bilen, en önemlisi
          de, devrin en mühim düşünür ve ilim adamının yakından bilip düşüncelerinden istifade ettiği Beyazıt Kütüphanesi
          Müdürü Meşhur İsmail Saib Sencer’in tedrisinden geçmiş bir talebe olma vasfına mümeyyiz bir sima…”
           Fuat Sezgin’in katıldığı seminerde, İslâm bilimler tarihi ilgili o güne kadar öğrendiği ‘dünyanın öküzün boynuzunda’
          olduğuna benzer asılsız bilgilerin aksine; dünya bilimler tarihinde İslâm bilim adamlarının belirleyici ve unutulmaz
          katkılarından bahsedilen bir konuşmaya şahit olduğu aktaran Polat, “Sarsılmıştır. Seminerden çıktıktan sonra eve
          gider ve gece sabah kadar sancılı bir muhasebeye başlar. Sabah olur! Ve yeni bir güne uyanan insanlar gibi, Fuat
          Sezgin’de yeni yeni bir Fuat Sezgin’e uyanır. Artık, İslâm ilimler tarihine kendini adamış bir gönüllüdür.” değerlendir-
          mesinde bulundu.








     138      AR-GE B LTENİ ’19
   134   135   136   137   138   139   140   141   142   143   144