Bugün, istiklâl ve istikbâl mücadelemizi zaferle taçlandırıp bağımsızlığımızı devam ettirme kararlılığımızı bütün dünyaya ilan ettiğimiz cumhuriyetimizin 100'üncü yılına; birlik, beraberlik ve yüksek bir şuurla ulaşmış bulunuyoruz.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün liderliğinde, karşılaştığımız sayısız zorluklara rağmen bağımsızlığımızı koruyarak kazandığımız bu zafer, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun mihenk taşıdır. Cumhuriyetimizin köklerinde, Türk milletinin vatanına olan bağlılığı, egemenlik ve bağımsızlık iradesi bulunmaktadır.

Emperyalist güçlere ve işgalcilere karşı kazandığımız zaferle, millet olarak devletimizin temellerini millî egemenlik ilkesi üzerine kurduk. Bu süreçte ilan ettiğimiz cumhuriyet, ay yıldızlı bayrağımızın altında özgür ve bağımsız bir yaşamı sürdürme irademizin yansımasıdır.

Bizler, köklü ve zengin bir medeniyetin evlatlarıyız. Asırlar boyunca ecdadımız, dünya medeniyetinin şekillenmesinde önemli bir rol oynamış, bağımsızlıklarından ve inançlarından taviz vermemişlerdir. Milletimizin kimliğini ve karakterini belirleyen en temel öğe, bağımsızlığına olan sarsılmaz inancı ve derin bağlılığıdır. Ergenekon'dan doğan bu bağımsızlık aşkı, Sultan Alpaslan'ın Malazgirt'te sürdüğü atlarla Anadolu'nun kalbinde filizlendi. Kılıç Arslan'ın Miryakefelon'da devam ettirdiği bu meşale, Osman Gazi'nin Söğüt'te kurduğu bir çadırdan büyük bir imparatorluğa, Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'da açtığı yollar, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün liderliğinde, Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerini atmada ilham oldu. Bu kudretli miras, her çağda ve nesilde yeniden biçimlenip can bularak, milletimizin bağımsızlık tutkusunu sonsuza dek yaşatacaktır.

Millî irademize yapılan tüm tehditlere karşı millî birliğimiz, vatanımızın bütünlüğü ve anayasal düzenimiz yine milletimizin iradesiyle korunmuştur. Bu duruş, cumhuriyetimizin temel değerlerine bağlılığımızın bir göstergesidir. Cumhuriyet, halkın egemenliğinin ve demokrasinin somut bir yansımasıdır. 'Güçlü ve tam bağımsız Türkiye' vizyonumuz ve 'barış içinde güçlü Türkiye' anlayışıyla millî ve manevi değerlerimizi öğrencilerimize aktararak her gün daha ileriye doğru ilerlemekteyiz.

Bugün, cumhuriyetimizin yeni bir yüzyıla adım atmasının gururu ve yüklediği sorumlulukla bu değerli günü coşkuyla kutluyoruz. Yeni 'Türkiye Yüzyılı' tarihi bir emaneti taçlandırma ve yücelterek geleceğe taşıyacağımız bir dönem olacak. Yeni yüzyıla adım atarken; eğitimde, bilimde, teknolojide ve kültürde yeni zirveler keşfeden, muasır medeniyetler seviyesinde kendini geliştiren, dönüştüren ve daha da güçlendiren bir alt yapının temelini oluşturmak hepimizin en büyük sorumluluğu olacaktır.

Türkiye Yüzyılı'nı eğitimde kalite, eşitlik ve erişilebilirlik ilkelerini benimseyerek, geleceğimizin teminatı olan gençlerimizle birlikte inşa ediyoruz. Tüm öğrencilerimizin potansiyellerini en üst düzeyde gerçekleştirmeleri için çaba gösteriyoruz. Bizler Bakanlığımızın sağladığı çok önemli katkılarla İstanbul'umuzdaki büyük eğitim ailemizle birlikte her öğrencimizi kalite odaklı eğitime ulaştırmak için çalışmalarımıza ara vermeden devam ediyoruz. Umudumuz çocuklarımız için özgün ve yenilikçi planlamalarla yolumuza devam ediyor, onların her daim yanında olmanın taahhüdünü Türkiye Yüzyılı ruhuyla yerine getiriyoruz.

Bizler cumhuriyetimizin temel değerleri etrafında bir araya gelerek, ülkemizi daha ileriye taşıyacak, kalkınmaya, refaha ve mutluluğa ulaştıracak eğitim vizyonuyla genç nesillerimizi bilgiyle ve değerlerle donatarak yetiştirmeye kararlılıkla devam edeceğiz. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde Bakanımız Sayın Yusuf Tekin'nin öncülüğünde yerlilik ve millîlik prensibiyle hareket ederek kendi özümüze uygun eğitim metotları ve uygulamalarla taklit eden değil, taklit edilen bir alt yapının temelini oluşturacağız.

Ülkemizin geleceği, hepimizin ortak çabalarıyla şekillenecektir. Daha demokratik, daha adil ve daha müreffeh bir Türkiye için el birliğiyle çalışmaya devam ederek, cumhuriyetimizi sonsuza dek yücelteceğiz ve koruyacağız.

Cumhuriyetimizin ilan edilişinin 100'üncü yıl dönümünü kutladığımız bugün, millet olarak iftihar günümüzdür. Bu vesileyle cumhuriyetimizin banisi ve ilk Cumhurbaşkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Millî Mücadele'nin fedakâr kahramanları başta olmak üzere milletimize ve devletimize hizmet etmiş bütün devlet adamlarımızı, aziz vatanımızı bizlere emanet eden kahraman şehitlerimizi ve vefat etmiş gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.

29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız hepimize kutlu olsun.

Doç. Dr. Murat Mücahit YENTÜR

İstanbul İl Millî Eğitim Müdürü