"Çok güçlü bir şekilde yeni döneme hazırlanıyoruz"
Yentür, 2-6 Eylül'de ilkokul birinci sınıflar için uyum haftası yapılacağını anımsatarak, çocukların okula alışması, fiziksel yapıyı öğrenmesi, öğretmenleriyle rahat ve sakin bir ortamda buluşması noktasında son hazırlıkları tamamlamak üzere olduklarını belirtti.
Bu eğitim yılının farklı bir özelliği olduğunu, okul öncesi, ilkokul 1'inci, ortaokul 5'inci ve lise 9'uncu sınıf öğrencilerinin bu yıl Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli müfredatıyla buluşacağını dile getiren Yentür, şöyle konuştu:
"İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak bunun için yoğun bir çalışma dönemi geçirdik. Yaz tatilinde öğretmenlerimiz fedâkarlık yaptılar. Maarif Modeli'yle ilgili uygulamaları ve bilgilendirmeyi gönüllü 1000'in üzerinde öğretmenimize yaptık. 2-6 Eylül arasında da Bakanlığımızın uyguladığı çerçeve programı neticesinde İstanbul'umuzdaki ilkokul 1'inci, ortaokul 5'inci sınıflarda ve lise 9'larda bu dersleri verecek öğretmen arkadaşlarımızın hepsine yeni Maarif Modeli'yle ilgili bir bilgilendirme, çalışma ve seminer takvimi hazırladık. 4 gün boyunca öğretmenlerimiz bu eğitimleri alacak. İl Milli Eğitim Müdürlüğümüzde kurmuş olduğumuz ekiple de sürekli olarak sahadaki öğretmenlerimizin takıldıkları ve güçlük çektikleri noktalarda hem akademisyen hem de uzman öğretici arkadaşlarımla yanlarında olacağız. Yeni Maarif Modeli'nin sorunsuz, faydalı ve verimli bir şekilde uygulanmasını sağlamak için çalışmalarımızı son aşamaya getirdik. Çok güçlü bir şekilde yeni döneme hazırlanıyoruz. Güçlü adımlarla inşallah yeni bir başlangıç yapacağız."
Yentür, bu müfredat modeliyle öğrencilerin sosyal, kültürel, sanatsal ve akademik yönden bütün becerilerinin geliştirilmesini, çoklu öğrenme yöntemi, beceri temelli öğretim anlayışı ve sadeleştirilmiş müfredat programıyla çocukların erdemli ve yetkin insan olarak yetiştirilmesini ve yarınlara hazırlanmasını hedeflediklerini ifade etti.
Yenilenen ve depreme karşı güçlendirilen yaklaşık 60 okulda bu yıl eğitime başlanacak
İl Milli Eğitim Müdürümüz Yentür, kentteki eğitim öğretimle ilgili yapılan yatırımlara değinerek, "Yaklaşık 60 okulumuzu yeni eğitim öğretim yılına hazırlıyoruz. Yenilenen, yeniden yapılan, depreme karşı güçlendirilmiş okullarımızda eğitim öğretime başlayacağız." dedi.
İstanbul'da deprem tehlikesi olduğuna dikkati çeken Yentür, bu noktada en önemli hususun çocukların sağlıklı ve güvenli bir şekilde eğitim alması olduğunu belirtti.
Yentür, bu sebeple bazı bölgelerde deprem riski taşıyan okul binalarını boşalttıklarını aktararak, "Bu boşaltmadan dolayı ilçelerimizde kısmi bir sınıf yoğunluğumuz var ama bu geçici bir süreç. Çünkü hem İstanbul Proje Koordinasyon Merkezi hem de Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı (YİKOB) üzerinden yatırımlarımız hız kesmeden devam ediyor. İstanbul'un farklı ve güçlü bir yönü, hayırseverlerin ve bağışçılarımızın katkısı çok büyük. Aynı zamanda hayırseverlerin desteğiyle de yaptığımız okullarımız çok hızlı bir şekilde yükseliyor. 1-2 yıllık zorlu sürecimiz var. Yeni binalarımıza kavuştuğumuzda hem tekli eğitimde hem daha güvenli ve sağlıklı ortamlarda çocuklarımız eğitim öğretimlerine devam edecek." değerlendirmesinde bulundu.
10 bine yakın öğrencinin eğitim alacağı Esenyurt Eğitim Kampüsü ekimde açılacak
İstanbul'da bu sene çok farklı bir yapının da öğrencilerle buluşacağına işaret eden Yentür, Esenyurt Eğitim Kampüsü'yle ilgili şu bilgileri verdi:
"Esenyurt'ta yaklaşık 100 bin metrekare kapalı alana sahip çok büyük bir eğitim kampüsümüz var. İçinde fen lisesinin, imam hatip lisesinin, Anadolu liselerinin, bilim sanat merkezinin, planetaryumun, büyük bir konferans merkezinin, kapalı spor salonlarının, halı sahalarının, basketbol sahalarının olduğu muhteşem, örnek bir eğitim kampüsünü inşallah ekim ayının başında öğrencilerimizle buluşturacağız. Orada ayrıca bir güzel sanatlar ve spor lisesi de açmayı planlıyoruz. Yani A'dan Z'ye orta öğretimin bütün kurumlarının, türlerinin olduğu, 10 bine yakın öğrencinin eğitim öğretim göreceği, sağlam, sosyal, sportif, kültürel donatı alanlarına sahip modern eğitim kampüsümüz inşallah bu sene İstanbul'umuzda hizmet vermeye başlayacak."
Yentür, bu yıl bir yeniliği daha öğrencilerle buluşturacaklarını aktararak, "Çocuklarımızın bedensel yetkinliklerini geliştirebileceği spor liselerimiz var. Bu sene ilk defa İstanbul'da spor ortaokulunu da açıyoruz. Meslek liselerimizin içerisinde bir tane örnek mesleki ortaokul açıyoruz. Bu da Türkiye için yeni bir model." diye konuştu.
"İstanbul'un mesleki eğitim gücünü Şırnak'taki okullarımızla buluşturacağız"
İstanbul Sanayi Odası (İSO), İstanbul Ticaret Odası (İTO) ve diğer kamu kuruluşlarıyla mesleki eğitimde yoğun bir iş birliği çalışmalarının olduğunu dile getiren Yentür, İstanbul'un sanayisinde ve işletmelerindeki tecrübeyi öğrenci ve öğretmenlerle buluşturmak istediklerini, hamilik modeliyle sektörün işbirliğini okullara yansıttıklarını anlattı.
Yentür, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü, İSO, Şırnak İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Şırnak Ticaret ve Sanayi Odası arasında bir protokol imzalandığını bildirerek, "Bu protokol çerçevesinde İstanbul'daki mesleki eğitim işbirliğini, mesleki eğitimin gücünü, potansiyelini, niteliğini Şırnak'taki okullarımızla birleştirmek istiyoruz ve birebir eşleştirme yaptık. İstanbul'un tecrübesini, birikimini inşallah 2024-2025 eğitim öğretim yılında Şırnak'la buluşturacağız. Bununla ilgili ilk ziyaretimizi gerçekleştirdik. Eğitim öğretimin başlamasıyla hem öğretmen eğitimi hem sektörel desteğimiz hem öğrenci işbirliği daha çok artmış olacak." ifadelerini kullandı.
Velilere "Eve en yakın okul, en iyi okuldur" mesajı
Öğretmenliğin, talebeliği hiç bitmeyen, motivasyonun yüksek olması gereken bir meslek olduğunu ifade eden Yentür, meslektaşlarının mesleğe ilk başladıkları heyecan, aşk ve şevkle 9 Eylül'de öğrencileriyle buluşacağını dile getirdi.
Velilere seslenen Yentür, şunları kaydetti:
"İstanbullu velilerimizin gönlü ferah olsun. Bütün eğitim öğretim kadromuzla çocuklarımızın en güçlü şekilde yarınlara ulaşması en büyük hedefimiz. Bu yolda bütün kurumlarla güçlü bir iş birliğimiz var. Şunu çok iyi bilsinler. Eve en yakın okul, en iyi okuldur. Çünkü hiçbir okul arasında ayrımcılık yapmamız söz konusu değildir. Bu noktada bu duyarlılıkla çocuklarımızın kendilerine daha fazla zaman ayırabileceği, yorulmadan okula ulaşabileceği, velilerimize ekonomik külfet getirmeyecek yakın okulları tercih etmesi, bu yönde bizim yerleştirdiğimiz adrese dayalı kayıt sistemiyle eğitim öğretime başlamaları en sağlıklısı olacaktır."
