eçen yıl vefat eden İslâm bilim tarihi araştırmacısı Prof. Dr. Fuat Sezgin, Cumhurbaşkanlığı genelgesiyle ilan edilen "2019 Prof. Dr. Fuat Sezgin Yılı" çerçevesinde, bir yıla yayılacak etkinliklerle çeşitli yönleriyle anlatılmaya devam ediyor.

39 İlçemizde Eş Zamanlı Etkinlikler 

Bu kapsamda, elli yılı aşkın bir süre araştırmalar yaparak hayatını İslâm bilim ve teknoloji tarihini tanıtmaya adayan Fuat Sezgin'i tanımak ve tanıtmak amacıyla İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü'müzce hayata geçirilen Fuat Sezgin'in İzinde Projesi kapsamında hocamızın doğum günü olan 24 Ekim'de 39 ilçemizde eş zamanlı bir dizi etkinlik düzenlendi. 

Konferans, panel ve müze ziyaretlerinin yanında okul ve sınıf panolarının yeniden düzenlenmesi, belgesel izlenmesi, okuma kültürü odaklı çalışmalar ve sanal müze ziyaretinden oluşan etkinlikler bir haftaya yayıldı. 

İl Millî Eğitim Müdürlüğü'müzün programı ise Fatih Çapa Fen Lisesi'nde yapıldı.   Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Bilim Tarihi Bölüm Başkanı Sayın Prof. Dr. Mustafa Kaçar, "Prof. Dr. Fuat Sezgin ve Bilim Tarihinde Ufuklar" başlıklı bir konferans verdi. Tüm okul türlerinden 300 lise öğrencimizin katıldığı etkinlik okulumuzun konferans salonunda düzenlendi.  Programın açılışına Fatih İlçe Millî Eğitim Şube Müdürümüz Sayın Elif Sarıkaya'nın yanı sıra okul müdürümüz, öğretmenlerimiz ve proje koordinatörlerimiz katıldı. 

Fuat Sezgin ve Bilim Tarihi

Prof. Dr. Mustafa Kaçar, Prof. Dr. Fuat Sezgin'in hayatı ve bilim dünyasına kazandırdıkları hakkında önemli bilgiler paylaştı. İslâm medeniyetinin zihnimizin bir köşesinde kaldığına ve Müslüman bilim insanları tarafından yapılan keşiflerin unutulduğuna dikkat çeken Kaçar, Fuat Sezgin'in en büyük misyonunu; İslâm medeniyetinin hak ettiği yerde olması ve bu hakkın teslim edilmesi şeklinde açıkladı. 

Prof. Dr. Mustafa Kaçar, Fuat Sezgin'in hayatı, bilim tarihine katkıları, kütüphanesinin Türkiye'ye intikali, son çalışmaları hakkında detaylı bilgiler verdi.  Fuat Sezgin'in dünyada ses getiren eserler kaleme almasının önemli isimlerle karşılaşmasıyla mümkün olduğunu belirtti. Kaçar, Hellmut Ritter, Zeki Velidi Togan başta olmak üzere birçok isimle tanışan Sezgin'in 27 Mayıs 1960 darbesinin ardından ülkesinden ayrılmak zorunda kalışını görseller eşliğinde anlattı. 

Yeni Bir Uyanışın Temsili

Prof. Dr. Mustafa Kaçar, Fuat Sezgin'in bilim tarihi çalışmalarını anlamak için Avrupa'da 19. yüzyıldan itibaren başlayan İslâm- bilim tartışmalarını bilmek gerektiğini belirtti. Düşünce tarihi odaklı konferansta, Sezgin'in İslâmî ilimler sahasındaki çığır açıcı kitaplarını ise oryantalist iddialara verilen kapsamlı bir cevap olarak ele almak gerektiğini kaydedildi. Kaçar "Prof. Dr. Fuat Sezgin İslâm ve Türk dünyasında yeni bir uyanışın temsilidir. 19. yüzyılın ortalarından itibaren Batıda gelişmiş olan pozitivist, natüralist ve materyalist düşünce akımlarının etkisi altında öğrenilmiş çaresizlik içinde hayatımızı devam ettirmek zorunda kaldık. Batı, bizde modernleşme demek. Bu çaresizlik bizi öz kültürümüzden uzaklaştırmıştır. Fuat Hoca, bu uyanışın Batıya meydan okumasının temsili olmuştur." dedi.

Kaçar, "Özellikle unutulmuş ve karanlık çağ olarak adlandırılan dönemi, İslam uygarlığı medeniyetini gün yüzüne çıkardı. İslâm medeniyetinin önemli bilimsel çalışmalarını, kaynaklarını, şahsiyetlerini, coğrafyasını, tıbbını her konusunu ortaya çıkararak bu hazinelerin nerede olduklarını, bunlara nasıl ulaşılacağını gösterdi. Fuat Sezgin, Türkiye'de de yeni bir İslâm Bilim Tarihi misyonunu kurmuş, geliştirmiş, bugüne getirmiş bir şahsiyettir." dedi.

Ayrıca bilimler tarihindeki eksikleri ve noksanları gidermek için canhıraş bir şekilde çalışan Sezgin'in üniversitelerin yapamadığını tek başına başardığını kaydetti. Sezgin'in erken İslâm kaynaklarını keşfetmemizi sağladığına değinen Kaçar, "Batı'ya karşı kompleksi ortadan kaldırdı. İslâm bilimini Şarkiyatçıların elinden alıp Müslümanlara sundu. Bir uyanışın temsilcisiydi. İslâm âlimlerinin kâinatı keşfetme noktasında hemem hemen her alanda çalışma yaptığını ortaya koydu." ifadelerini kullandı.

İslâm Bilim Yazmaları konusundaki eserinin ilk cildini 1967'de son cildini ise 2013'te tamamladığını belirten Kaçar, "Sezgin, 2004'ten sonra başka bir misyon daha üstlenecektir. Bu misyonun adı da Türk milletine, Türkiye'de yaşayanlara İslâm medeniyetinin gerçeklerini nasıl anlatabilirim, misyonudur. Bunun için de müze kurma fikri üzerinde duracaktır. Nitekim bunu da başaracaktır. Gülhane'deki kurulan İslâm, Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi'nde 800 eser sergilenmektedir.  Bunun için müzeyi mutlaka ziyaret etmelisiniz." şeklinde konuştu.

Hayatını İlme Adamak

Fuat Sezgin'in hayatını bu misyona adadığına işaret eden Mustafa Kaçar, bu misyonunun gençlerimiz tarafından bilimde, teknolojide, edebiyatta devam ettirilmesinin önemine değindi. Fuat Sezgin'in tavsiyelerini, gündelik hayat düzenini anıları eşliğinde aktardı. Fuat Sezgin'in günde 18 saat çalıştığını belirten Mustafa Kaçar, onun 94 yıl değil 225 yıl yaşadığını aktardı. Kaçar, "Normalde çalışma ömrümüzü 50 yıl üzerinden ve sekiz saat çalışarak tamamlıyoruz. Oysa Sezgin günde 18 saat çalışıyor. Dolayısıyla 75 yıl bu ilme ömür veren Sezgin, çalışma ömrünü çok uzatmıştır." dedi.

Sezgin'in 18 ciltlik bir eser oluşturabilmek için 1200 eser yayımlamak zorunda kaldığını belirten Mustafa Kaçar, bu eserlerin 300 adedinin denizcilikle alakalı olduğunu aktardı. Öğrencilerimizin mesleki kariyerlerini de dikkate alan bir sunum yapan Kaçar konuşmasını şu cümlelerle bitirdi: "Geçmişi bilmelisiniz ki, geleceğe daha açık bir şekilde bakmalısınız. Geçmişi bilmeden ileriye doğru hızlı hareket etmek mümkün değildir. Unutmayalım ki her alanda yeni fikirler, yeni buluşlar geleceği planlamakla mümkün olur."

Bir düşünce ve medeniyet tarihi okuması sunan konferansın ardından Şube Müdürümüz Elif Sarıkaya, Mustafa Kaçar hocamıza bir hediye takdim etti. Konferans öğrencilerimizle bir hatıra fotoğrafı çektirilmesiyle sona erdi.