Mehmet Akif İnan Ortaokulunda gerçekleştirilen Boşnakça dersine, Bosna-Hersek Federasyonundan Damir Zuga (Bosna Rodrinye),Meusur Sinanovic (Zenica Doboj), Elvir Kazazovic (Saraybosna), Asmir Crnkic (Una Sana), Dika Makota (Bosna Podrinje) ve Dina Borovina katıldı.  Ayrıca Yunus Emre Enstitüsü Saraybosna Türk Kültür Merkezi Müdürü Mehmet Akif Yaman katıldı.

Bosna-Podrinje Kantonu Pedagoji Kurumu Başkanı Dika Makota, yaklaşık 30 dakika Boşnakça dersi verdi. Derste öğrenciler Boşnakça şarkılar söyleyerek eğlenceli vakit geçirdiler. Dersin sonunda açıklama yapan Makota, yaklaşık bir sene önce imzalanmış protokolle ders için bütün hazırlıklarının tamamlandığını belirtti.

Bir senedir Bosna-Hersek’te ilkokul ve ortaokulda Türkçe seçmeli ders olarak okutulduğunu hatırlatan Makota, Boşnakça dersi için hazırlıklarının tamam olduğunu kaydetti. Makota, Boşnakça konuşan çocukları gördüğünde kendini çok güvende hissettiğini ve mutlu olduğu vurgulayarak sözlerine şöyle devam etti:

“Biz kendimizi tamamen hazırladık. Bir yıldır ilk ve ortaokulda Türkçe seçmeli ders olarak okutuluyor. İnşallah burada da hazırlıkları tamamlayıp yolumuza devam edeceğiz. Kendimi Türkiye’de çok güvende hissediyorum. Buraya geldiğim için son derece mutluyum. Bu kadar çocuğun Boşnakça konuşması bizi mutlu ediyor. Bu sınıfta Bosna´ya olan duyguları gördüm. Türk ve Boşnak kardeşliği açısından önemli bir konu bu…"

Yunus Emre Enstitüsü Saraybosna Türk Kültür Merkezi Müdürü Yaman ise,  Boşnakçanın seçmeli ders haline gelmesinin temelinde 1996 yılında başlayan Türk Temsil Heyetinin başlattığı Türkçe kurslarının olduğunu belirtti.

20 yılı aşkın bir süredir devam eden bir çalışmanın Yaman, daha sonra 2011 yılında Yunus Emre Enstitüsü ile beraber Türkçe kurslarının okullarda seçmeli ders şekline dönüştürüldüğünü ifade etti. Yaman, 3 kanton şehirde başlayan Türkçe dersinin bugün itibari ile 7 kantonda 7 bin öğrenciye ulaşmış durumda olduğunun altını çizerek sözlerini şöyle tamamladı:

“Bosna-Hersek Federasyonu ile 2015 yılında imzalanan protokol bu çalışmaların en değerli taşıydı diye biliriz. Çünkü Enstitü olarak gayretle yaptığımız projeye Millî Eğitim Bakanlığımız ve Bosna Hersek Millî Eğitim Bakanlığının dâhil olması İstanbul Millî Eğitim Müdürlüğünün inanılmaz gayretleri ile çok hızlı bir şekilde ilerlemeye başladı.  Bugün 1996 yılında hayal edilemeyen bir şey gerçek oldu.”