Görme yetersizliği olan bireyler için bağımsızlığın sembolü ve işareti beyaz bastondur.  Bir fotoğrafçının 1921 yılında trafik kazası geçirmesi nedeniyle görme yetisini kaybetmesiyle başlayan bu hikâye bir bastonun dikkat çekmesi için beyaza boyanması ile başlamaktadır.  Bu uygulama giderek yaygınlaşır ve her yıl Ocak ayının ikinci haftası “Beyaz Baston Görme Engelliler Haftası” olarak anılmaktadır.

Görme engellilerin toplumla kaynaşması ve yaşamlarında kalıcı çözümler üretmek, yaşama sevinçlerini canlı tutarak onların hayata tutunmalarını kolaylaştırmak, insana ve topluma gösterdiğimiz saygının en önemli göstergelerinden biridir. Eğitim ortamlarımızda engelli bireylerimizin sorunlarına sahip çıkmak, toplumsal yaşama katılımlarını sağlamak, doğru ve kalıcı çözümler üretmek, onların yaşama sevincini yitirmeden ve engellerini aşarak hayata sımsıkı sarılmaları, mutlu bir yaşam sürmeleri için var gücümüzle çalışıyoruz.

Görme yetersizliği, sokakta, caddede, okul veya kurumda bağımsız hareket etmeye engel olmamalıdır. Beyaz baston ile birey ipuçlarını ve işaretleri ayrıca tehlikeleri fark edebilmektedir. Önemli olan durum toplumun beyaz bastona dair farkındalığını desteklemektir. Erişilebilirliği gündemimize aldığımızda yetersizliklerin engele dönüşmesinin önüne geçebiliriz.

Unutmamalıyız ki engellilerin normal bir hayat sürmeleri ve toplumsal hayatta daha çok var olmaları ancak toplumsal duyarlılığın oluşturulmasıyla mümkün olacaktır. Gerek bu sorunların tespiti, gerekse çözüm yolları için toplum olarak hep birlikte çalışmalıyız.

 Bu sebeple bu hafta boyunca, resmî ve sivil çeşitli kuruluşların yaptıkları etkinliklerle göz sağlığının öneminin vurgulanması, görme engellilerin sorunlarına çözüm yollarının tartışılması ve farkındalık oluşturulması amaçlanmaktadır. Bu önemli hafta vesilesiyle engelsiz bir yaşam için elimizden geleni yapmalıyız.