Page 53 - Akademi Dergisi-OCAK-2025
P. 53

ve psikomotor fonksiyonlarda bozuk-  ren  çocuklarda  görülebilme  olasılığı
              luk  ve  davranış  bozuklukları  ile  iliş-  sergileyen  duygudurum  bozukluğu,
              kili  bulunduğunu  öne  sürmüşlerdir.   yersiz veya abartı duygusal tepkiler-
              Benhnke  ve  arkadaşlarının  çalışması   le  karakterize,  kişinin  duygularının
                    17
              (2013)   çocuğun  anne  karnındaki   büyük ölçüde bozulduğu zihinsel bir
              madde  maruziyetinin  çocuğun  dav-  hastalıktır. Aşırı mutluluk, üzüntü ya
              ranışsal sorunlarıyla ilişkili olabilece-  da her ikisini birden deneyimlendiği
              ğini ancak bilişsel fonksiyonları etki-  belirtilerle ortaya çıkan bir hastalıktır.
              lemediğini  ortaya  koymaktadır.  Her   Bunun yanında sinirli olma hali ya da
              ne  kadar  kullanım  süresi,  dozu  ve   öfkeyi de içerir. Dolayısıyla, çocukla-
              diğer faktörler de etkileşime katkıda   rın sürekli olarak tutarsızlıklar sergi-
              bulunsa da, annenin madde kullanı-  lediği, arkadaşlarıyla uygun tutum ve
              mının  gebelik  sürecindeki  bebeğin   davranışlar geliştiremediği, yeterince
              gelişimini olumsuz etkilediği ortada-  sosyalleşemediği  durumlarla  sıklıkla
              dır. Lee ve arkadaşlarının çalışmaları,   karşılaşılabilmektedir.  Çocuğun  ge-
                    18
              (2020)   özellikle  düşük  sosyoeko-  reksiz yere aşırı tepkiler verebildiği ya
              nomik  durum,  ebeveyn  yetersizliği,   da ağlama, öfke krizlerine girebildiği
              eğitimsel  yetersizlik  ve  ihmal  gibi   bu  gibi  durumlar  önemlidir,  çünkü
              psikososyal  etmenlerin  yenidoğan   pek çok öğretmen, bunların sebeple-
              yoksunluk sendromu olan çocuklarda   rini  yeterince  anlayamayabilir  ya  da
              nörogelişimi etkileyebileceğini ortaya
                                                 bu gibi durumlarla nasıl baş edilmesi
              koymaktadır.
                                                 gerektiğini  bilemeyebilir.  Çocukların
              Bireyin  gelişimine  uygun  davran-  özel durumlarının onlara karşı bir si-
              maması  ya  da  toplumsal  değerleri   lah ya da cezalandırma biçimi olarak
              ve  kuralları  yok  sayarak  gerçekleş-  kullanılmaktan  öte  onların  sorunla-
              tirdiği  yineleyici  ve  sürekli  davranış   rının  çözümü  noktasında  yardımcı
              örüntüleri  genel  olarak  davranışsal   olarak  bir  araç  olarak  görülebilmesi
              bozukluk  olarak  adlandırılmaktadır.   gereklidir.    Gültekin,  (2010)  dünya-
              Çetiner ve Sucuoğlu, (2016) çalışma-  da  her  dört  kişiden  birinin  yaşamı   DOSYA
              larında  duygusal  davranışsal  prob-  boyunca bir ya da daha fazla ruhsal
              lemler  (DDB)  açısından  risk  altında   ve davranışsal sorunlar yaşadığını ve   51
              bulunan öğrencileri belirlemeye çalış-  yeti kaybı ile erken ölüme yol açan on
                         19
              maktadırlar.  Küçük yaşlardan itiba-  hastalıktan  beşinin  ruhsal  bozukluk-
                                                                                           İSTANBUL AKADEMİ DERGİSİ
              17.  Behnke, M., Smith, V. C., Committee on Substance Abuse, Committee on Fetus and Newborn, Behnke, M.,
                 Smith, V. C., ... & Watterberg, K. L. (2013). Prenatal substance abuse: short-and long-term effects on the
                 exposed fetus. Pediatrics, 131(3), e1009-e1024.
              18.  Lee, S. J., Bora, S., Austin, N. C., Westerman, A., & Henderson, J. M. (2020). Neurodevelopmental out-
                 comes of children born to opioid-dependent mothers: a systematic review and meta-analysis. Academic
                 pediatrics, 20(3), 308-318.
              19.  Çetiner, Ö., & Sucuoğlu, B. (2016). Duygusal ve davranışsal bozukluk açısından risk altında olan ilkokul
                 öğrencilerinin belirlenmesi. Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Özel Eğitim Dergisi, 20(1), 1-28.
   48   49   50   51   52   53   54   55   56   57   58