Page 220 - Mustafa Kutlu Panel Metinleri
P. 220
HIKÂ YEMIZIN Y ARIM ASIRLIK YERLI SESI : MUSTAF A KUTL U 219
ken ne eski hayatlarına dönebilen ne de yaşadıkları çevreye
kendilerini ait hissedebilen karakterlerin, bu sebeplerden
ötürü sürekli mekân değiştirdikleri görülür.
Mustafa Kutlu tren istasyonlarını sadece göç değil özle-
mi, kavuşmayı, gurbeti, hayal kırıklıklarını çağrıştıran, köpeği
ile birlikte de çocukluğunu geçirmesi, kendisine bu hikâyeleri
yazdıran en göze görünür unsur olarak anlatır.
Sonuç olarak hikâyelerinde göç konusunu gerek köy-
den şehire gerekse küçük şehirlerden büyük şehirlere olmak
üzere betimlemeleri ve akıcı üslubu ile yazdığı bu konunun
devamını getireceğini düşünüyorum. Kutlu’nun öykülerinde
kullandığı basit tasvirleri, samimi dili ve diyalogları nedeniy-
le bir oturuşta okunan kitapları, hayata bakış açısını gözden
geçirmek, bir nefes molası vererek, kendini dinlendirmek is-
teyen tüm okurlara içtenlikle öneririm. “Dalgındı, evet ama
ne düşünüyordu acaba? Hatırlamıyor. Direksiyon hâkimiye-
tini kaybetti. Bir an. Zaten hayat bir andır. Hayattaki o anları
yakalamak isteyen okurlara…
Irmak Fırat
Avcılar Anadolu Lisesi
10 D Avcılar
* * *
BİR HİSLİ YÜREK: MEHMET AKİF ERSOY
“Toprakta gezen gölgeme toprak çekilince,
Günler şu heyulâyı da er, geç, silecektir.
Rahmetle anılmak, ebediyyet budur amma,
Sessiz yaşadım, kim beni, nerden bilecektir?”
1936’nın 27 Aralık’ında sona eren yaşamını böyle niteli-
yordu Mehmet Akif. Oysa gerçekten böyle mi? Bir düşünelim…
Bence çok sesli bir ölümdür onunkisi. Aramızdan ayrılalı
üç çeyrek asırdan fazla zaman geçmiş ama sanki hiç ölmemiş