Medya sektörüne nitelikli gençler kazandırmayı amaçlayan Demirören Medya Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi için ilk imzalar atıldı. Pera Palace Otelinde düzenlenen imza törenine Millî Eğitim Bakanımız Mahmut Özer, İstanbul Valimiz Sayın Ali Yerlikaya, Demirören Medya Yatırımları Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Yıldırım Demirören ile Başkan Yardımcısı Sayın Meltem Demirören, Mesleki ve Teknik Eğitim Müdürümüz Sayın Kemal Varın Numanoğlu,  Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sayın Ahmet Hakan, Demirören Haber Ajansı Genel Müdürü Sayın Celal Korkut, CNN Türk Genel Yayın Yönetmeni Sayın Murat Yancı, İl Millî Eğitim Müdürümüz Sayın Levent Yazıcı, Beyoğlu Belediye Başkanı Sayın Ali Haydar Yıldız, yöneticiler ve eğitimciler katıldı.

Sektörün Önemli İsimleri Ders Verecek

2022 yılında eğitim ve öğretime başlaması planlanan Demirören Medya Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde, 4 yıllık lise eğitiminden önce 1 yıl da yabancı dil hazırlık sınıfı olacak. Okulda Gazetecilik, radyo-televizyon, internet yayıncılığı üzerine eğitim verilecek. Lise, haberciliğin temellerinden teknolojinin verimli kullanılmasına kadar hem mesleğin hem de günümüzün gerektirdiği zengin bir müfredatla çağı yakalayan, dünya çapında genç medya mensupları yetiştirecek. Yönetiminde Millî Eğitim Bakanlığımızla birlikte Demirören Medya yöneticilerinin de bulunacağı Demirören Medya Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, eğitim vereceği yerle de ayrıcalıklı olacak. Sınıflar, Türkiye'nin en büyük gazetelerinin, televizyonlarının, radyolarının, internet sitelerinin içinde yer aldığı Demirören Medya Center'da kurulacak. Öğrenciler akademik eğitimleri boyunca sektörün deneyimli isimleriyle derslere girecek, yine 'işin ustalarıyla' birlikte staj da yaparak mesleklerini 'yerinde' öğrenecek. 

Devlet lisesi olarak eğitim verecek olan okula öğrenciler LGS ile girecek. Aynı zamanda pansiyon sistemiyle de öğrenci alacak. Başarılı öğrencilere burs ve okul sonrası istihdam imkânı sağlanacak.

Psikolojik, Sosyal ve Duygusal Gelişim

Törende konuşan Millî Eğitim Bakanımız Mahmut Özer, Demirören Medya Grup ile mesleki eğitimle ilgili çok önemli bir adımın atıldığını söyledi.  Konuşmasının başında Kovid-19 salgını nedeniyle uzun süre ara verilen yüz yüze eğitime değinen  Bakanımız Özer, "Bildiğiniz üzere 6 Ağustos'ta devir teslim töreninde ifade ettiğim gibi, Kovid-19 salgınında 1,5 yıl verilen aradan sonra artık uzaktan eğitimle devam etme lüksümüz asla bulunmamakta. Biz okulların ne kadar önemli olduğunu bu Kovid-19 salgını sürecinde öğrendik çünkü söz konusu olan sadece öğrenme ortamları değildi, öğrenme kayıpları değildi. Gençlerimizin, çocuklarımızın psikolojik gelişimleri, sosyal gelişimleri, duygusal gelişimleri, ortak hareket edebilme kabiliyetleri ve kültür, sanat ve spor alanında bireysel gelişimleriyle ilgili çok sayıda katkıyı sunan ortamlardı okullar. Biz bu nedenle okulların açık olmasını bir 'millî güvenlik meselesi' olarak ifade ettik. Şu ana kadar gelinen noktada da hakikaten müthiş ve hiçbir sıkıntısız bir şekilde süreç devam ediyor. İnşallah, aynı kararlılıkla aşı, PCR testleri, maske, dezenfektan, temizlik kurallar ve hijyene dikkat ederek sonuna kadar okulları açık tutma kararlılığımızın arkasında kalmaya devam edeceğiz." diye konuştu.

Öğretmenlerin aşılanma oranlarıyla ilgili bilgi veren Bakanımız Özer, şunları söyledi: "Bu süreçteki en büyük avantajımız, çok kıymetli öğretmenlerimizin aşılanma oranıdır. Artık birinci doz aşı oranından bahsetmiyorum, Türkiye'de öğretmenlerimizin iki doz aşı olma oranı bugün itibarıyla yüzde 85'tir. Bir de aşı olmadan hastalığı geçirip bağışıklık kazanan yüzde 5'lik öğretmen dilimini dikkate aldığımızda yaklaşık yüzde 90 öğretmenimiz artık aşılıdır. Emin olun, öğretmenlerimizin bu aşı oranı kıta Avrupa'sında örnek aldığımız çoğu ülkenin çok çok üzerindedir; buna Finlandiya, İsveç de dâhildir. Onun için bu süreçte emek veren, fedakârlık yapan tüm öğretmenlerimizi, tüm yöneticilerimizi, velilerimizi ve sürece katkı veren tüm paydaşlarımızı kutluyorum."

Mesleki ve Teknik Eğitimde Paradigma Değişimi

Mesleki ve teknik eğitimde son yıllarda gerçekleştirilen paradigma değişimi çerçevesinde iş dünyasının ihtiyaç duyduğu alanlarda nitelikli iş gücünün yetiştirilmesini sağlamak üzere mesleki eğitimi dönüştürdüklerini belirten Bakanımız Özer,  "Bugün Bakanlığımız ve Demirören Medya Grubu arasında gerçekleştireceğimiz Mesleki Eğitim İş Birliği Protokolünü de bu bağlamda değerlendiriyoruz.  Katkılarından dolayı Demirören Medya Grubu yöneticilerine şükranlarımı arz ediyorum. Bu iş birlikleriyle artık sektör temsilcileri mezunların kendilerine gelmelerini beklemiyor; en önemli dönüşüm, bu. Daha önceden sektör temsilcileri süreçlere hiç katılmadan mezunların kendilerine gelmesini beklerken artık biz eğitim verdiğimiz tüm alanlarda sektörün temsilcilerini mesleki eğitim süreçlerinin tamamına dâhil ediyoruz. Müfredatı birlikte güncelliyoruz. Öğrencilerimizin işletmelerdeki beceri eğitimlerini, mesleki eğitimin kalitesi için çok kritik olan mesleki alan ve atölye öğretmenlerimizin iş başı ve mesleki gelişim eğitimlerini birlikte dizayn ediyoruz. Başarılı öğrencilerimize burs veriyoruz ve en önemlisi, istihdamda öncelik sağlıyoruz. Ayrıca, sektörün alanında uzmanlarının da mesleki eğitim derslerine okullarda girmesine imkân sağlıyoruz. Yani elbirliği sağlayarak sektörün istemiş olduğu nitelikteki insan kaynağını sektörün tüm müktesebatını kullanarak birlikte yetiştiriyoruz. Bizim şu an mesleki eğitimdeki paradigma değişiminin en önemli itici gücünü de bu oluşturuyor. Bu yaklaşım, şüphesiz, mesleki eğitim mezunlarımızın istihdam oranlarına da yansıyor." değerlendirmesine bulundu.

Güçlü İş Birlikleri

Mesleki eğitim merkezlerinden mezun olanların eğitim aldıkları alanda istihdam oranlarının yüzde 88'e ulaşmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren  Bakanımız Özer, konuşmasına şöyle devam etti: "Sektör temsilcileriyle eğitim verdiğimiz tüm alanlarda kurduğumuz bu güçlü iş birlikleri kısa sürede meyvelerini vermeye başladı. Teknopark İstanbul, İSO'yla yapmış olduğumuz yazılımla ilgili lise; Ankara'da Aselsan Mesleki Teknik Anadolu Lisesi, yine Konya'da Aselsan Mesleki Teknik Anadolu Lisesi, İstanbul Teknik Üniversitesiyle kurmuş olduğumuz İstanbul Teknik Üniversitesi Mesleki Teknik Anadolu Lisesi ilk defa yüzde 1'lik dilimden öğrenci aldı. Bu, şunu gösteriyor: Akademik olarak başarılı öğrenciler artık sadece fen liselerini değil, mesleki eğitimi de tercih ediyor; bunun çok önemli bir kırılma olduğunu düşünüyorum."

"Bugün yapımı için yola çıkmış olduğumuz Demirören Medya Mesleki Teknik Anadolu Lisesinin de önümüzdeki yıl yüzde 1'lik başarı diliminden öğrenci alacağına inanıyorum." diyen Bakanımız Özer, "Demirören Ailesi ile bugün atmış olduğumuz adım, Türkiye'de mesleki eğitimle ilgili çok önemli bir halka, kritik bir halka teşkil ediyor." dedi.

Mesleki ve Teknik Eğitimin Artan Üretim Kapasitesi 

Mesleki teknik eğitimdeki üretim kapasitesini artırmaya çalıştıklarını vurgulayan Bakanımız Özer, "Döner sermaye kapsamındaki 3 bin 574 mesleki teknik Anadolu lisesindeki üretim -sadece üretim değil- hizmet sunumu kapasitesinden elde edilen geliri, 2018 yılında 217 milyonken 2020 yılında 503 milyona çıkardık. 2021 yılındaki hedefimiz, 1 milyar lira. Amacımız öğrencilerimizin el becerilerini güçlendirerek üretim ve hizmet sektöründe aktif olarak çalışırken, aynı zamanda eğitimlerine devam ederken daha mezun olmadan da asgari ücret kadar ücret alabilmelerini sağlamaktır. İnşallah, hedefimiz 2022 yılı sonunda tüm mesleki teknik eğitimde okuyan öğrencilerimizin her ay 9'uncu sınıfta, 10'uncu sınıfta, 11'inci sınıfta ve 12'inci sınıfta asgari ücret alabilme imkânını getireceğiz inşallah."

Salgınla Mücadelede Mesleki Eğitimin Destansı Katkısı

Üretim kapasitesindeki artışa Kovid-19 salgınında mesleki eğitimin destansı bir katkı sunduğunu ifade eden Bakanımız Özer şunları söyledi: "Tüm Türkiye'de maskeden dezenfektana, yüz koruyucu siperden tek kullanımlık önlük ve tuluma yaptığımız üretimin yanı sıra solunum cihazı ve maske makinesi üretebilir hâle geldi meslek liseleri. Toplumun ihtiyaç duymuş olduğu tüm ürünleri üretti. Bu, şunu gösterdi: Mesleki eğitim sadece iş gücü piyasasının ihtiyaç duyduğu elemanı yetiştirmiyor, aynı zamanda olağanüstü koşullarda toplumun ihtiyaç duyduğu tüm ürünleri de devletinin ve toplumun hizmetine sunabiliyor. Onun için bu vesileyle bu süreçte toplumun ihtiyaçlarını karşılayan mesleki eğitim camiamızın öğretmenlerine, fedakâr öğrencilerine şükranlarımı sunuyorum."

Güçlü Türkiye'nin İnşasında Mesleki Eğitimin Rolü

Mesleki eğitimde artan üretim kapasitesini bir paradigma değişimiyle, fikrî mülkiyet kapasitesini artırmak için kullanmaya başladıklarını da kaydeden Bakanımız Özer, "Türkiye'de farklı illerde alt yapısı güçlü olan 50 AR-GE merkezi kurduk -ki bu mesleki teknik ortaöğretimde bir ilktir.- Genelde AR-GE çalışmaları yükseköğretim aşamasında beklenir ama bu artan üretim kapasitesini bir şekilde fikrî mülkiyetle buluşturmak istedik çünkü ülkemizin ekonomik kalkınmasındaki en önemli itici güçlerden birinin fikrî mülkiyet olduğuna inanıyorum." dedi.

Mesleki teknik eğitime ilişkin veriler paylaşan Bakanımız Özer şu bilgileri aktardı: "Patent, faydalı model, marka, tasarım tescili ve bunların ticarileştirilmesi, yani katma değeri yüksek olan ürün üretebilme kapasitesi... Mesleki teknik eğitimde son 10 yılda tescili alınmış ürün sayısı 2,9 iken 2020 yılında 188 patent, faydalı model, marka ve tasarım tescilini aldık. 2,9'dan 188'e, yaklaşık 60 katlık bir artış sağlandı."

2021 yılında mesleki teknik eğitimde hedef olarak 250 fikrî mülkiyet tescilini hedef olarak koyduklarını dile getiren Bakanımız Mahmut Özer, "Şu ana kadar 198 patent, faydalı model, marka ve tasarımın tescilini almış bulunuyoruz. Hatta 800'ün üzerinde başvuru da değerlendirme aşamasında devam ediyor. Mesleki teknik eğitimdeki bu fikrî mülkiyetle ilgili kapasite artırımını Bakanlığımızın diğer birimlerine de yansıtmaya başladık. Türkiye'nin en özel öğrencilerinin eğitim aldığı bilim sanat merkezlerini bu sürece dâhil ettik, aynı zamanda fen liselerini bu sürece dâhil ettik. 2021 yılında hedef olarak 750 fikrî mülkiyet tescilini koymuşken daha yıl bitmeden 1.175 fikrî mülkiyet kapsamındaki patent, faydalı model, marka ve tasarımın tescilini aldık. Biz ortaöğretim seviyesindeki fikrî mülkiyet kapasitesini ve kültürü ne kadar artırırsak bu öğrencilerimiz yükseköğretime gittiği zaman fikrî mülkiyetle ilgili çalışmalarına orada da devam edecektir ve geleceğin güçlü Türkiye'sinin inşasında mesleki teknik eğitim bu bağlamda çok daha öncü ve kritik rol oynamaya devam edecektir." şeklinde konuştu.

İletişim Alanında Yeni Bir Sayfa 

Yapılan iş birliği protokolüyle mesleki eğitimde iletişim alanında yeni bir sayfa açtıklarını kaydeden Bakanımız Özer, "Sahanın tecrübelerini öğretmenlerimiz ve öğrencilerimizle buluşturmak için Demirören Medya Grubu'yla yeni bir iş birliğine gidiyoruz. İş birliğimiz kapsamında açılacak olan Demirören Medya Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde sizlerle birlikte öğrencilerimizi sektöre hazırlayacağız. İki yabancı dil bilen; küreselleşen dünyada sosyal, siyasal ve ekonomik dinamikleri anlayıp yorumlayabilen; konvansiyonel medyanın ötesinde dijital gazetecilik ve iletişim alanında çalışacak yeterlilikteki bu insan kaynağını birlikte yetiştireceğiz. Bu anlamda bu iş birliği, alanında Türkiye'de bir ilk olma özelliği taşıyor. Böylesine önemli ve ilk olma özelliği taşıyan bir projede yer alarak sundukları katkılar için Demirören Medya Grubu yöneticilerine bir kez daha şükranlarımı sunuyorum." ifadelerini kullandı.

Törende konuşan Demirören Medya Yatırımları Ticaret AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören ise imza törenindeki konuşmasında şunları kaydetti: "Türkiye'nin en büyük medya organizasyonu olarak görevimizi hakkıyla devam ettirmek için mesleğe donanımlı gençler yetiştirmenin de sorumluluğumuz olduğunu düşünüyoruz. Babam Erdoğan Demirören ve ondan öğrendiklerimizle tüm Demirören ailesi olarak gençlere yatırım yapmanın önemine daima inandık. Bu inançla ilk adımımızı 1980 yılında Ata Kolejini bünyemize katarak yaptık. İlkeli eğitim anlayışımızla 41 yılda yaklaşık 3 bin mezun vermiş olmanın gururunu yaşıyoruz. Bugün heyecanlı ve mutluyuz. Günümüzde medya sektörünün hem yeni teknolojiler hem de toplumun farklılaşan haber alma yöntemleriyle ihtiyaçları değişmiş ve gelişmiştir. Mesleğin ilkeleri ve özü aynı kalsa da mecraları ve araçları çeşitlenmiştir. Bu mesleğin hak ettiği şekilde yapılması için çağı yakalayan, yabancı dil bilen, yeni medyayı takip eden dünya çapında gazetecilik yapabilecek gençlerin yetiştirilmesi konusunda hemfikiriz. İşte bizim de hedefimiz medyanın dinamiklerini erken yaşlarda gözleme şansı yakalamalarını sağlayarak vizyoner, pırıl pırıl gençler yetiştirmektir."

İstanbul Valimiz Ali Yerlikaya ise konuşmasında, "Çok güzel bir iyiliğe imza atıyoruz. Geleceğimize, gözbebeğimize, göz aydınlığı olan yavrularımıza, gençlerimize bu iyilikle ilgili imza atıldığı zaman yüreğim ısınıyor. Rahmetli Erdoğan Demirören Bey'in ruhu şad, mekânı cennet olsun. Bildiğimiz, bilmediğiniz pek çok hayır işleyen bu ailenin ikinci kuşak olarak Yıldırım Bey ve Meltem Hanımefendi başta ailenin tüm fertlerine bu güzel protokol için ve Türkiye'nin her yerinde başta İstanbul olmak üzere eğitim, kültür, sanat, sosyal ve her alanda iyilik hizmeti olarak attıkları imzalardan dolayı teşekkür ederim." değerlendirmesinde bulundu.

Konuşmaların ardından Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer ve Demirören Medya Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören, Demirören Medya Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinin kurulmasına ilişkin iş birliği protokolünü imzaladı.İmza töreninin ardından Yıldırım Demirören, Bakan Mahmut Özer'e teşekkür plaketini takdim etti.