İSTANBUL İL MİLLÎ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ

Sıfır Atık Eğitim Projesi

Millî Eğitim Bakanımız Sayın Ziya Selçuk, sıfır atık kültürü oluşturmayı çok önemsediklerini belirtti.
Sıfır Atık Eğitim Projesi

Sıfır Atık Projesi kapsamında, TEMA Vakfı tarafından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve Tetra Pak Türkiye iş birliğiyle hayata geçirilen Sıfır Atık Eğitim Projesi tanıtım toplantısı Çırağan Sarayı'nda yapıldı.

Sıfır Atık Eğitim Projesi tanıtım toplantısında, projenin şu anda 20 ilde yaygın şekilde sürdüğünü belirten Sayın Emine Erdoğan, Tema Vakfı, Çevre ve Şehircilik ve Millî Eğitim Bakanlıklarının geliştirdiği iş birliğinin çocukların eğitimine büyük katkı sağladığını ifade etti. Erdoğan, şöyle devam etti: "3 yıl gibi kısa bir sürede 280 bin çocuğumuza sıfır atık eğitimi verilmesi hedefleniyor. Daha geniş çerçevede de, Millî Eğitim Bakanlığımızın çevre duyarlılığı eğitimleri verdiğini biliyorum. Çevre krizi, bugün en sık gündem olan konulardan biridir. Dünyamızın sanayi devrimi öncesine göre 1 derece ısınmış olmasının sonuçlarına canlı şahitlik yapıyoruz. Kuraklık, çölleşme, seller ve deniz seviyesinin yükselmesi gibi afetlerle sonuçlanan olayları gittikçe şiddetlenen bir seyirde yaşıyoruz. Dünyayı kaybediyoruz. Bin yıllardır süregelen insanlık deneyimindeki büyük değişimler, bazı doğal dengelerde kırılmalara neden oldu."

Çevreyi Koruma Zarureti

Dünyanın tüm toplumlarının hızlı tüketim toplumlarına dönüştüğünü, doğal kaynakların sanki gelecek yokmuş gibi tahrip edildiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu: "Yani tüm cümleler 'ben' diye kuruldu. 'Biz' demeyi tedavülden kaldırdık. Yeryüzünün, insanlığın ortak mirası olduğunu ve herkesin hissesinin eşit olduğunu unuttuk. İşte bu hâlimiz, Dostoyevski'nin 'tabiat bir aynadır, hem de aynaların en parlağı' sözünü doğrular niteliktedir. İnsanlık ailesi olarak geldiğimiz noktayı anlamak istiyorsak, tabiatın haline bakmamız yeterlidir. Doğasever kelimesinin varlığı bile, bize sanki doğayı sevmenin önümüzdeki iki şıktan biri olduğunu düşündürtüyor. Çevreyi korumak, bir seçenek değil, zarurettir. Çevreyle olan ilişkimiz, baştan aşağı bir ahlak meselesidir. Çağımızın koşullarında, çocuklarımıza tabiatı anlatmak için, her zamankinden çok daha fazla çaba göstermek zorundayız. Sıfır atık dediğimiz kavram, aslında her gün ürettiğimiz atıkları yönetebilmek için yeni bir yaşam kültürünü yaygınlaştırma çabasıdır. Dünyada bir insanın, günlük ortalama 1,5 kilo çöp ürettiğini farz edelim. Her insanın kendi çöpünü yönetmede uzmanlaşması, atık problemiyle baş etme noktasında büyük kolaylık sağlar. Çocuklarımıza verdiğimiz eğitimde, tüketmeden önce düşünmeyi öğretiyoruz. Bu da çocuklarımızda daima tüketen, şuursuz davranış biçimini ortadan kaldırıyor. Eleştirel düşünceyi tetikleyerek sorumluluk duygularını arttırıyor. Yani çocuklarımız, bir pet şişeyi kullandığında çevreye verecekleri zararı muhakeme edecek bilinci kazanıyorlar."

Basit Yaşamanın Erdemi

Çocuklara kazandırmak istedikleri diğer bir refleksin ise, daha az tüketim olduğunu dile getiren Erdoğan, "Gandhi'nin şu meşhur sözündeki bilgeliği, bir vicdan tartısı olarak evlatlarımıza katmak istiyoruz; 'Basit yaşa ki başkaları da var olabilsin.' Bu vicdanı kazanmış çocuklar, yarının büyükleri olduğunda, doğal kaynakların kendilerinden sonraki nesillere aktarımını da teminat altına almış olacaktır. Bir sonraki adım ise, yeniden kullan." diye konuştu. Bugün çöp diye nitelenen materyallerin çoğunun, henüz ömrünü tamamlamamış ürünlerden oluştuğuna değinen Emine Erdoğan, "Fakat kullan at ürünlerle çepeçevre kuşatılmış olduğumuzdan, her şeyi çöp olarak görüyoruz. Onların yaşam döngülerini uzatmayı aklımızdan dahi geçirmiyoruz. Ne mutlu ki bu eğitimler sayesinde farklı bir düşünce yapısına sahip çocuklar yetişecek. Onların çöp tanımı da bizimkinden farklı olacak. Bu eğitimin son aşaması olan, 'doğaya geri kazandır' felsefesi ise, geri dönüştürerek daha az kaynak tüketmeyi amaçlıyor. İşte 5D felsefesi olarak tanımlanan Sıfır Atık Eğitimi Projesi ile, bilinçli ve vicdanlı yeni bir nesil yetişiyor. Yani ekolojik okuryazarlığa sahip bir nesil yetiştiriyoruz." değerlendirmesini yaptı.

Erdoğan, çevre krizinin, özü itibariyle eğitim eksikliği olduğunu belirterek, şöyle devam etti: " 'Ağaç yaşken eğilir' düsturundan hareketle, çocuklarımızın bilgiyi içselleştirmede en verimli oldukları erken dönemleri iyi değerlendirmeliyiz. Çevre bilinci kazandırmanın, uzun vadede muhteşem dönüşleri olacak bir yatırım olduğuna inanıyorum. Tabii ekolojik okuryazarlığı çocuklarımıza kazandırdığımız kadar hiçbir iş kolu, yaş grubu ayrımı yapmadan, herkesi ekolojik okuryazarlar haline getirmenin de yollarını aramalıyız. Halihazırda ekolojik okuryazarlığın, diğer tüm okuryazarlık biçimlerinden daha önemli ve acil olduğunu düşünüyorum. Sözlerime son vermeden, buradan tüm çocuklarımıza hitaben birkaç söz söylemek istiyorum. Kıymetli çocuklar, gelecek sizindir. Hava, toprak, su sizindir. Sizler, kaynakları tükenmiş ve yorgun bir dünyayı değil, masmavi gökyüzünü, bereketli toprakları ve yemyeşil ormanları hak ediyorsunuz. Kaybolan hayvan türlerini kitap sayfalarında görmeyi değil, onların hala var oldukları bir dünyada yaşamayı hak ediyorsunuz. Soluduğunuz havanın temiz, içtiğiniz suyun berrak, yediklerinizin doğal olmasını hak ediyorsunuz. Gelecek güzel günleri, biz büyükler ve siz sevgili çocuklar birlikte inşa edeceğiz. Doğaya sahip çıkın. Doğa sizin hazinenizdir. Bu bilinçle, inanıyorum ki, 2023 ülkemizin Sıfır Atık hedeflerine de ulaştığı bir yıl olacaktır."

Sıfır Atık Kültürü Oluşturmak

Toplantıda konuşan Millî Eğitim Bakanımız Sayın ZiyaSelçuk, Sıfır Atık Projesi'nin, başlatıldığı ilk günden itibaren hem kendisinin yakın takibinde olduğu hem de kurumsal olarak okullarla yakından çalıştıklarını kaydetti.

Projenin, çağın en büyük çevre hareketlerinden biri olarak nitelendirilebileceğini ifade eden Selçuk, şunları söyledi:  "Çevre ve iklim değişiklikleri konusunda dünya liderlerinin bile kafasını kuma gömdüğü bir dönemde Hanımefendi'nin göstermiş olduğu cesaretin anlamı Türkiye için değil dünya için çok büyüktür. Bu cesaretle, yeni nesillerimizde çevre ve tabiat farkındalığının kazandırılması noktasında pek çok imkânı sunan Sıfır Atık Projesinin yaygınlaştırılması Millî Eğitim Bakanlığı açısından kritik öneme sahiptir. Milli Eğitim Bakanlığımız, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile TEMA Vakfı arasında 25 Aralık 2018 tarihinde imzalanan 'Sıfır Atık Eğitim Projesi İş Birliği Protokolü' kapsamında, Sıfır Atık Eğitim Programı oluşturuldu. Sıfır Atık Eğitim Projesi kapsamında 2018-2019 eğitim öğretim döneminde projenin Ankara'daki pilot uygulamasında, 88 okulda, 74 bin öğrenci, 425 öğretmeni hedefleyen planlama yapıldı. 2019 yılı Nisan-Mayıs döneminde 20 ilde daha eğitim programı yaygınlaştırılarak 106 okulda, 201 sınıfta, 5 bin 707 öğrenciye Sıfır Atık Eğitim Programı uygulandı." 

Bakanımız Selçuk, okullarında birbirinden farklı etkinliklerle projenin önemini kavrayan çocukların, öğrendiklerini ailelerine TEMA tarafından hazırlanan broşürlerle anlatma fırsatı bulduklarını ifade ederek, "Sıfır Atık Eğitim Projesinin ikinci etabı olan 2019-2020 eğitim öğretim yılında da 81 ilde yaygınlaştıracağız. Sıfır Atık Eğitimi kapsamında, Bakanlığımıza bağlı resmi ve özel okullarda sıfır atık kültürü oluşturmayı çok önemsiyoruz." diye konuştu.

Öğretmenler için sıfır atık yönetimi eğitim içerikleri de oluşturulduğunu dile getiren Selçuk, sözlerini şöyle tamamladı: "Öğretmenlerde, atık yönetimi hakkında farkındalık oluşturulması, Sıfır Atık eğitim içeriklerinin sınıflarda etkin kullanımının sağlanması, projenin yaygınlaştırılması bakımından son derece önemli olduğunu biliyoruz. Biz biliyoruz ki, çevre farkındalığı önce eğitim yuvalarında ve ailede başlıyor. Bu nedenle, okullarımızda Sıfır Atık uygulaması ile çocuklarımıza, atık yönetimi, bilinçli tüketim alışkanlıkları ve doğal varlıkların korunması konularında farkındalık, öğretmenlerimiz ve TEMA gibi bu işin sorumluluğunu almış sivil toplum kuruluşlarımız aracılığıyla kazandırılacaktır." 

Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Sayın  Mehmet Emin Birpınar da Sıfır Atık Projesi'nin önemli olduğunu belirterek, 1972 yılında ABD'de yaşanan bir olayı anlattı.  Birpınar, şöyle konuştu:

"Bir hastanede yüzlerce çocuk aynı hastalıktan hastaneye kaldırılmış, hepsi üst solunum yolu hastalıkları yaşıyor ve ciğerleri çok kötü durumda bulunuyor. Bakıyorlar, çocukların hepsi aynı siteden geliyor. O sitenin olduğu yerde bilim adamları bir araştırma yapıyorlar ve orayı kazdıklarında, orada daha evvel bir fabrika olduğu ve tehlikeli atıkların tamamının oraya gömülüp kapatıldığı ve daha sonra o arazinin satılıp inşaatlar yapıldığı belirleniyor. Bu tehlikeli atıklar oradan da nefes alarak çocukların oynadığı sırada onların ciğerlerine gitmiş. İlk defa New Jersey'de o dönemde ABD'de tehlikeli atıklarla ilgili yönetmelik ve kanun yok, ilk defa kanun yapılıyor. Rio'da da toplantı yapılarak çevre ile ilgili meseleler orada başlıyor." 

Sıfır Atık Projesi Önemli

1972 yılında yaşanan olayın geçmişte İstanbul'da da yaşandığını aktaran Birpınar, şunları söyledi: "İstanbul'da maalesef Ümraniye'de ekim başında dünyada örneği olmayan çöplük patlaması meydana geliyor. 39 vatandaşımız Ümraniye'de düzensiz ve vahşice depolanan çöplüğün altında maalesef kalıyor. 1994 yılında da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi var. O günün Sanayi Odası Çevre İhtisas Kurulu o günkü adayların hepsini seçimi kazandıkları takdirde İstanbul'da çevre adına neler yapacağıyla ilgili söyleşiye çağırıyor. Sadece Cumhurbaşkanımız ve ekibi 'gelelim ve bunu anlatalım' diye söz veriyorlar. Diğer adayların hiçbiri cevap vermiyor. Bunlar da 'zaten seçilemez' diye bazı bahanelerle 'bu toplantıyı iptal ettik' diyor. 1994 seçimlerinde de Sayın Cumhurbaşkanımız İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçiliyor. Cumhurbaşkanımız, o gün onlara anlatamadığı projeleri bir bir hayata geçirmeye başlıyor. Üniversitelerden çevre konusunda tüm hocaları bünyesine alıyor. 'Dolduralım gitsin' dedikleri Haliç'i temizliyor."

Haliç'teki değişime değinen Birpınar, şöyle devam etti: "O günün modern teknikleriyle önce temizliyorlar. İçerisindeki bütün atıkları o dönem maden sahasına çekiyorlar. Şu anda da orada balıklar yüzüyor. Biliyor musunuz? O balıklardan bir tanesi de aslında Meksika Körfezi'nden her yıl çıkan, kodlanmış bir şekilde Atlantik Okyanusu ve Akdeniz'i geçip, Ege Denizi'ne gelip, oradan Marmara'ya gelip, Haliç'e ve Küçükçekmece Gölü'ne gelerek, oralarda derelerde beslenip oralardan daha sonra Meksika Körfezi'ne yumurtlamaya giden Anguilla Anguilla isminde bir yılan balığı vardı. Ne zaman Haliç'i kirlettik, Küçükçekmece Gölü'nün etrafını 1980'lerde düzensiz yapılaşmaya açtık, o balıklar gelmez oldu. Geçen günlerde iyi bir haber geldi, artık o balıklar İstanbul'da tutulmaya başlandı. Onun için çok mutluyuz."

Toplantıda, projeyi 81 ile açacak ve Türkiye çapında tüm öğrencilere yaygınlaştıracak olan Sıfır Atık Dijital Eğitim Portalı da tanıtıldı.

TETRA PAK Türkiye Genel Müdürü Sayın Nejat Çalışkan ve TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Deniz Ataç tarafından Bakanımız Selçuk ve Birpınar'a fidan bağışı sertifikası verildi. 

Proje ve 5D Modeli

Sıfır Atık Eğitim Projesi ile 3 yılda 280 bin çocuğa doğal varlıkların korunması, doğa dostu tüketim alışkanlıkları, atık yönetimi konularında farkındalık kazandırılması hedefleniyor. 

Eğitimlerde; 5D modeliyle çocuklara Sıfır Atık kavramının tanıtılması, bu kapsamda çocukların gündelik yaşamlarında atıkları nasıl azaltacakları, nasıl daha az tüketecekleri ve farklı şekillerde nasıl değerlendirebilecekleri konularında farkındalık sağlanması amaçlanıyor. 

Doğal varlıkların doğru kullanılması ve israfın önlenmesi konularını da kapsayan 5D modeli; "Düşün ve Gerekli Değilse Tüketme", "Daha Az Tüket", "Değerlendir ve Yeniden Kullan", "Değiştir ve Farklı Amaçla Kullan", "Dönüştür Doğa Kazansın" prensiplerinden oluşuyor. 

Sıfır Atık eğitimleri, bu yıl 20 ilde, okullarda TEMA Vakfı gönüllülerinin desteğiyle, öğretmenler tarafından uygulanıyor. Proje için bu yıl özel olarak tasarlanan kutu oyunuyla okul öncesi ve ilkokul seviyesindeki çocukların Sıfır Atık kavramını eğlenerek pekiştirmeleri sağlanacak.

18-10-201918-10-201918-10-201918-10-201918-10-2019

Binbirdirek M.İmran Öktem C.No1 Eski Adliye Binası Sultanahmet/Fatih/İSTANBUL - (0212) 384 34 00

MEB © - Tüm Hakları Saklıdır. Gizlilik, Kullanım ve Telif Hakları bildiriminde belirtilen kurallar çerçevesinde hizmet sunulmaktadır.