İl Millî Eğitim Müdürlüğü'müzün çocuk kültürü, eğitimi, edebiyatı ve sanatın bir bütün olarak ele alındığı yepyeni ufuklar çizmeye aday İstanbul Masal Okulu bu hafta kapılarını açıyor. Zamanı süsleyen, içimizi aydınlatan, düşlerimizi gökkuşağına dönüştüren masal anlatıcılığı eğitimi alan öğretmenlerin yer aldığı etkinliklerle, hedef 20 bin çocuğu unutulan masallarla tanıştırmak ve onların hayal dünyalarını geliştirmek.

Zirveden Okula

Anadolu ve dünya masallarının çocuklara yeniden anlatmak ve onların hayal güçlerini geliştirmek için çalıştıklarını belirten masal okulu koordinatörü Özgür Aras Tüfek çalışmaları şöyle anlattı: "Bu çalışma, kütüphanelerle başladı. Okul kütüphanelerinin ilgi merkezi olması için çabalarken çocuklarımızın ruhuna masallarla dokunalım istedik. Masalları okul kütüphanelerine taşımayı düşünürken baktık ki aslında çok sayıda öğretmen arkadaşımız bu yolda ilerliyor. O zaman birlikte bir çalışma yapalım dedik, bir araya gelip geçen mart ayında yaklaşık 800 öğretmen arkadaşımızla İstanbul masal zirvesini yaptık. Yoğun bir çalışma olduğu kadar içimizi yeşerten, bizlere heyecan veren bu titiz çalışmaya Sayın Bakanımız da katılarak bize desteğini gösterdi."

Masal zirvesinin ardından bir masal okulu kurguladıklarını dile getiren Tüfek, "Masal eğitimi almak isteyen öğretmenlerimiz için 10 haftalık bir eğitim modülü hazırladık. 50-60 kişilik bir ekip düşünürken bir anda 800'den fazla başvuru oldu. 50 öğretmenimizi seçtik ve cumartesi günleri saatlerce süren eğitimlerimizi tamamladık. Şimdi de masal okulunu açmaya hazırlanıyoruz." dedi. 

Masal Temelli Etkinlikler

İstanbul Masal Okulu'nun önemli olduğunu dile getiren Tüfek, "Öğretmenlerimiz günde iki kez okullardan gelen öğrencilerimize masal anlatacaklar. Günde 100, haftada 500 öğrenciye ulaşacağız. Hedefimiz 20 bin öğrenciye masal anlatmak. Bakanlığımız aynı dönemde Anadolu Masalları Projesi'ni de başlattı. Türkiye'de bununla ilgili bir seferberlik ilan edildi. Aynı zamanda, öğretmenlerimiz hem okullara, hem de hastanelerde tedavi gören çocuklarımızın yanına giderek onlara da masal anlatacaklar. Bir yandan da öğretmenlerimizin eğitimini sürdüreceğiz." diye konuştu.

Yakın bir zamanda yeni bir pilot uygulama başlatacaklarını belirten Tüfek, ilk etapta 30 öğrenciye masal anlatıcılığı eğitimi vereceklerini söyledi. Tüfek, olağan ile olağan üstüyü, gerçekle hayali buluşturan İstanbul Masal Okulu'nda hem Anadolu masallarını hem de dünya masallarını anlatacaklarını kaydetti. Ayrıca yaşadığımız çağı insan, hayvan ve teknoloji boyutuyla yorumlayarak masal ülkesinin sınırlarını genişleten sanat masallarına da yer verileceğini ekledi.

Çalışmanın koordinatörlerinden Necibe Gümüşkaya Bozkurt da, kozası hayalle örülen İstanbul Masal Okulu'yla birlikte hayallerin gerçeğe dönüştüğünü belirterek, "Hafta içi öğrencilerin gelip masal dinlediği, öğretmenlerin masal anlatıcılığı eğitimi aldığı, bildiklerimizi paylaştığımız, öğrencilerin gönüllerine girdiğimiz bir okulumuz olsun hayalimiz gerçek oldu. Buraya gelen çocukların dinledikleri masallarda kendilerini bulmalarını, heyecanlanmalarını istiyoruz." dedi.

Söz, Okuma Kültürü ve Sanat Okuryazarlığı

Masal anlatıcılığı eğitimlerini tamamlayan teknoloji tasarım öğretmeni Ümmühan Sürgit, projede olmaktan dolayı çok mutlu olduğunu belirterek, "Masalların şifa verdiğine inanıyorum, insan sevdiği bir masalı dinleyince iyileşiyor ve sonrasında bunu anlatarak başkasını da iyileştiriyor. Bunun giderek büyüyen bir halka olduğuna inanıyorum. O yüzden bu çalışma çok kıymetli." ifadelerini kullandı.

Okul öncesi eğitim öğretmeni olan Betül Köse de, çocukluğunda anneannesinden masal dinleyerek büyüyen bir çocuk olduğunu söylerken, "Mücadeleci ruhu ben masallardan öğrendim ve bunu kendi öğrencilerime de vermek istiyorum. Okulumuz çocuklarımızı masalların içine çekecek, şiirsel ve tatlı diliyle duygularının kapısını aralayacak." diye konuştu. Türk Dili ve Edebiyat öğretmeni olan Özge Özcan da en son çocukluğunda dinlediği masalları şimdi öğrencilerine anlatacağı için çok heyecanlı olduğunu dile getirirken, özel eğitim öğretmeni olan Nazan Kesik de çalışmanın çocuklarımızın okuma kültürü kazanmalarının yanında sanat okuryazarı olmalarını destekleyeceğini kaydetti.