İSTANBUL İL MİLLÎ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ

Çocuk ve Müzik

Müzik Akademisi, ülkemizin en saygın keman virtüözlerinden Cihat Aşkın'ın çocuk ve müzik konulu söyleşisine ev sahipliği yaptı.
Çocuk ve Müzik

İl Millî Eğitim Müdürlüğümüz tarafından hayata geçirilen Öğretmen Akademileri öğretmenlerimizin mesleki gelişimlerine katkı sunuyor. Akademi bünyesinde faaliyet gösteren Müzik Akademisi, ülkemizin en saygın keman virtüözlerinden Cihat Aşkın´ın çocuk ve müzik konulu söyleşisine ev sahipliği yaptı.

İstanbul doğumlu Cihat Aşkın, hem doğu, hem de batı dünyasına hâkim olan ve ayakları dünyanın iki kıtasına basan bir kültür insanı... Bu çerçevede şekillenen kimliği ile Türk keman okulunun uluslararası temsilcisidir. Sahne icralarının yanı sıra sayısız radyo ve televizyon kayıtları, eğitim, konferans ve atölye çalışmaları için davet alan Aşkın, aynı zamanda kurumsallaştırdığı eğitim ve sanat kurumları ile çok yönlü ve uluslararası bir sanatçıdır.

Cihat Aşkın, Türkiye'nin dört bir yanında keşfedilmeyi bekleyen yetenekli çocukların eğitimini ve gelişimini destelemek için keman ustalık sınıfları ve konserler düzenliyor. Ayrıca okullardaki müzik eğitiminin mahiyeti üzerine de tecrübelerinden hareketle dikkat çekici yorumları var.

Müziğin aslında bir matematik olduğunun altını çizen Cihat Aşkın, müziğe sadece estetik açıdan bakılmaması gerektiğini,  müziğin diğer bilimlere de çok katkısı olduğunu söyledi. Hayatımızı akort etmek için müziğe ihtiyacımız olduğunun altını çizen Aşkın, okullarda müzik derslerinin yetersiz olduğunu, hâlbuki müziğin ses fiziğini de içinde barındırdığını, bu yüzden diğer derslerdeki başarıya da katkı sağladığını belirterek "Müzik faaliyetinde bulunan kişilerin ruhlarında, bedenlerinde ve zihinlerinde de bir uyum hissedilir. Müzik sevgisine sahip olan çocuk, arkadaşları, ailesi, okulu ve iç dünyası ile çok daha uyum içinde olacaktır." dedi.

Çocukta Yeterlilik Duygusunun Gelişmesi

Artık dünyada farklı şekilde insan yetiştirildiğinin de önemini vurgulayan Aşkın sözlerini şöyle sürdürdü: "Çocuklarımıza sürekli test çözdürmek yerine onlara bazı projeler verip bu projeleri uygulamaları için fırsatlar tanımalıyız. Çocuklar proje hazırlarken zaten bizzat öğreniyorlar. Müzik alanında da buna uygun hareket edilmeli."

Çocukların kategorize edilmesine karşı olduğunu da söyleyen Aşkın, her bir çocuğumuz yaptığının en iyisini ortak bir projenin içinde gerçekleştirebildiğinde çocukta yeterlilikduygusunun gelişmesini sağlayabileceğimizi belirtti. Aslında herkesin illa da üniversite okuması gerekmediğini, mesleğinin erbabı olmanın, o kültürü ve görgüyü almanın bir usta çıkar ilişkisine benzer çalışma ile yapılabileceğini,  bunun için de eğitimde bakış açısını değiştirmek gerektiğini belirten Aşkın; bugün ülkemizde bir kültür erozyonunun var olduğuna, toplum olarak millî eğitime sanatçıların, bilim insanlarının da destek olarak bu erozyondan kurtulmayı bir proje hâline getirebileceğine, bunun için herkesin elini taşın altına sokması gerektiğine değindi. "Biz çok güçlü bir ülkeyiz ve çok akıllı çocuklarımız var. Millet olarak bu kişilere daha iyi ortamlar hazırlamalıyız.  Yapılanlar bireysel çalışma olarak kalmamalı, sistemi bu şekle getirmek gerekiyor." diyen Aşkın;  eğer takım ruhuyla çalışırsak, ülkemizdeki başarıların da bireysel olarak kalmayacağını belirtti.

Zenginliği Ortaya Çıkarmak

Yaptığı çalışmalarda Anadolu ezgilerinden Batı müziğine kadar çok geniş bir yelpazeden yararlanan Aşkın; ülke olarak hem Doğu hem de Batı kültürünü doğuran en eski medeniyetlerin üzerinde oturduğumuzu, bu durumda yaptığımız çalışmalarda Aşık Veysel'den Karacaoğlan'a, Dede Efendi'den Çaykovski'ye, zaten bin yıllardır var olan kültürü geliştirerek bunu teknik ölçütlerin üzerine çıkarmamız gerektiğini belirtti. "Ben yeteneğe pek inanmıyorum. Zaten herkes doğuştan bir zenginlikle yaratılır. Bu zenginliği ortaya çıkaracak olan ailedir." diyerek ailelerin bu anlamda çocuklarının algılarını geliştirmedeki rolünü hatırlatan Aşkın; "Bir şey başarmaya çalışan çocuğa bir çocuk gibi değil de bir arkadaş gibi davranarak destek olunmalı. Her doğan çocukta bir cevher vardır ama bazı çocuklar kendini ifade edemediği için körelir. Hâlbuki sanat, insanın kendini ifade etme biçimidir. Bunun farkına erken vararak çocukların kendilerini ifade etmesine fırsat verilmelidir." ifadelerini kullandı.

Söyleşi sırasında Cihat Aşkın, bir süredir anne ve babalara müzikal çocuk rehberi hazırladığının,  bu kitabın çocuğun doğumundan18 yaşına kadar onlara rehberlik edecek bir kitap olacağının haberini de verdi. Uzaktan çevrim içi müzik eğitiminin de üzerinde duran Aşkın; bunun mümkün olabileceğini, iyi tarafından bakarsak aslında bu sayede bugün iletişim teknolojilerini kullanarak çok daha büyük yerlere de ulaşabildiğimizi, hayıflanmak yerine şartları en iyi şekilde kullanıp artı değer katmaya çalışmanın bizler ve çocuklarımız için çok daha uygun olacağını belirtti.

Binbirdirek M.İmran Öktem C.No1 Eski Adliye Binası Sultanahmet/Fatih/İSTANBUL - (0212) 384 34 00

MEB © - Tüm Hakları Saklıdır. Gizlilik, Kullanım ve Telif Hakları bildiriminde belirtilen kurallar çerçevesinde hizmet sunulmaktadır.