2023 Eğitim Vizyonu kapsamında okul öncesi eğitimde yapılan çalışmaların tanıtıldığı "Çocuğun Olduğu Her Yerdeyiz" temalı "Erken Çocukluk Eğitimi Tanıtım ToplantısıZeytinburnu Şehit İbrahim Yılmaz Anaokulunda düzenlendi. Toplantıya Millî Eğitim Bakanımız Sayın Ziya Selçuk, Temel Eğitim Genel Müdürümüz Sayın Dr. Cem Gençoğlu, İl Millî Eğitim Müdürümüz Sayın Levent Yazıcı, eğitim yöneticileri ve öğretmenlerimiz katıldı.

Programda bir konuşma yapan Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, geçen hafta okul öncesi eğitim kurumlarının 5 gün olmak üzere açıldığını anımsatarak çocukların okula rahatça gitmesi için her türlü ortamı sağladıklarını söyledi.

Uzaktan Eğitim Süreçlerine Destek

Okul öncesi eğitimi zenginleştirmek amacıyla TRT EBA televizyonunda 12 Ekim'den itibaren okul öncesi çocuklar için hazırladıkları program dizisinin günde 2 kere yayımlandığını aktaran Selçuk, çocukların her ortamda ve fırsatta, daha çok ve nitelikli eğitim alabilmesi için fırsat oluşturduklarını, "Ailece" adı altında bir kuşakla da bu programı desteklediklerini dile getirdi. 

2023 Eğitim Vizyonu'nda erken çocukluk eğitiminin vurgulandığını kaydeden Selçuk, vizyondaki hedeflere ne kadar ulaştıklarını defalarca gözden geçirdiklerini ve eksiklikleri kontrol ettiklerini, ciddi bir mesafe aldıklarını da kanıtlara dayalı olarak gösterebildiklerini ifade etti. Bakanımız Selçuk, 2019-2020 Eğitim Öğretim Yılında yaklaşık 1 milyon 700 bin öğrencinin okul öncesi eğitime devam ettiğini hatırlattı. Öğretmenlere yönelik 450 etkinliğin yer aldığı öğretmen etkinlik kitabı ve çok sayıda destek materyalle çalışmaların daha da zenginleşmesine gayret gösterdiklerini belirten Selçuk, bunun çocuklar için olan 3 ciltlik içeriğinin de hem web ortamında hem de basılı olarak sunulduğunu bildirdi. 

Çocukların ihtiyaç duydukları kırtasiye malzemelerin karşılanması ve belli durumlarda çocuklara ödenek gönderilmesi için çalışmaları sürdürdüklerini dile getiren Selçuk, "Ancak Türkiye'de 14 bin civarında mezra ve köy var. Yani erişimde kısmen sorun yaşayan çocuklarımız için de özel çalışmalar yapıyoruz. Gezici öğretmen sınıfı, taşıma merkezi ana sınıfı, gezici sınıf ve yaz okulları bu çalışmalardan bazıları. Bu dönemde 14 bin mezra ve köy altı yerleşim yerindeki yaklaşık 20 bin civarında çocuk için onların şartlarına uygun olarak gezici öğretmen modeliyle bu desteğimizi sürdürmüş oluyoruz." diye konuştu.

El Birliği, İş Birliği ve Gönüllülük

Çocuklar ve öğretmenlerin desteklenmesi amacıyla yaptıkları daha birçok çalışma olduğuna ve bunların hayata geçtiğine işaret eden Selçuk, erken çocukluk dönemi eğitimine ilişkin yapılan çalışmalarla ilgili şu bilgileri verdi: "Çocuklarımız için Erken Çocukluk Eğitim Takvimi hazırladık. Bir velimiz veya öğretmenimiz, '365 gün boyunca bir çocukla ne yapılır, nasıl yapılır, hangi oyunlar oynanır, hangi bilimsel terimler gözden geçirilir, günün sözü nedir, o gün için değerlerimizle ilgili nasıl bir içerik vardır?' bütün bunları her gün takvim yaprağında bulma imkânına sahipler. 'Benim Oyun Sandığım' adı altında bir sandığımız var. Bu sandığımız bir çocuğun okul öncesinde ihtiyaç duyabileceği hemen her şeyi içinde barındırıyor. Bu sandıkta çocukların çok daha erken yaşlarda; okula, hatta ana sınıfına gelmeden önceki yıllarda neyi nasıl yapabileceği konusunda çok zengin materyaller var ve bunu çocuklarımıza ulaştırıyoruz. Konuşan duvarlarla ilgili bir çalışmamız var. 'Bir Şeyden Çok Şey' etkinlik setimiz var. 'İlk Arkadaşım' kitabı da bu çalışmalardan bir tanesi."

Akademisyen ve öğretmenlerin bu çalışmaları yaparken büyük bir gayret gösterdiklerine dikkat çeken Selçuk, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu çalışmaları yaparken sanırsınız bilimsel çalışma yapmıyorlar, bir şekilde resmî bir görevle meşgul değiller, sadece oyun oynuyorlar. Oyun oynar gibi yapılan bu çalışmaların bereketi ve eğlencesi çok daha yüksek. Çocuklar için bir şey yapıyor olmanın hazzı gerçekten inanılmaz. Bu hazzı hep birlikte paylaşma fırsatı veren emeği geçen bütün arkadaşlarımıza, meslektaşlarımıza çok teşekkür ediyorum. Çünkü bu işler el birliği, iş birliği ve gönülle olur. Eğer bunu sadece resmî görev çerçevesinde yapmaya çalışırsak emin olun eksik, zayıf ve kimsesiz kalır. Bunun önüne geçebilmek için de hep birlikte çocukların gözündeki pırıltıyı artırmak, ışıklarını yükseltmek ve yüceltmek için daha çok çalışmamız lazım, çok ödevimiz var. Bu ödevlerimizi yapmak için de erken çocukluk eğitimindeki tüm çalışmalarımıza daha büyük bir hızla devam edeceğiz. Çocuklarımızın okula geliyor olmasıyla yetinmiyoruz, aynı zamanda EBA TV'deki içeriklerle desteklenmesini, burada ismini saydığım eğitim paketleri ve destek materyalleriyle de zenginleşmelerini sağlamaya gayret ediyoruz. Bu çalışmalarımız daha da artacak."

Erken Çocukluk ve Eğitim Politikaları

Temel Eğitim Genel Müdürümüz Sayın Dr. Cem Gençoğlu ise açılış konuşmasında yıllar itibarıyla erken çocukluk eğitimi alanında yaşanan gelişmelere değindi. Gençoğlu, bireyin gelişimindeki önemi nedeniyle erken çocukluk eğitiminin öncelikli eğitim politikaları arasında yer aldığını, 2002 yılından bugüne okula devam eden çocuk sayısı ve öğretmen sayısında yaklaşık %410 artış olduğunu belirterek bugün 5 yaşındaki çocukların yaklaşık %72'sinin okullaştığını söyledi. Ayrıca son altı yılda her yıl ortalama 95 bin çocuğun okul öncesi eğitime kazandırıldığını belirtti.

Bu alanda özellikle imkânları yoksun ailelerin çocuklarının eğitimi ve ailelerin desteklenmesi için yapılan çalışmalardan bahseden Genel Müdürümüz Gençoğlu, çocuğun olduğu her yerde olma gayesiyle son olarak da TRT EBA okul öncesi kanalını açtıklarını dile getirdi.

Bakanımız Ziya Selçuk, konuşmasının ardından "Benim Oyun Sandığım" setinin ulaştırıldığı Elazığ Merkez Yukarı Çakmak Köyünde yaşayan okul öncesi eğitimi alamayan Elif Barunduk ve öğretmen Nihan Karabulut'la canlı bağlantıyla görüştükten sonra Afyonkarahisar Sinanpaşa ilçesi Balmahmut Köyünde yaşayan okul öncesi eğitim alamayan Kezban Öztürk ve öğretmen Meryem Eksen'le de görüşme gerçekleştirdi.