İSTANBUL İL MİLLÎ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ

21. Yüzyıl Öğretmeni Olmak

İstanbul Öğretmen Akademilerine konuk olan Sayın Prof. Dr. Selçuk Şirin öğretmenliğin geleceği üzerine konuştu.
21. Yüzyıl Öğretmeni Olmak

Çoklu öğrenme ortamlarıyla her an ve daima karşılıklı etkileşim içindeki İstanbul Öğretmen Akademileri öğretmenlerimizin mesleğinde daha nitelikli hâle getirebilmeyi, onların kişisel ve mesleki gelişimlerini sağlayabilmeyi amaçlıyor.  Akademi ve atölyelerimiz, 2023 Eğitim Vizyon Belgemiz doğrultusunda erken çocukluk döneminden ortaöğretime tüm öğretmenlerimizin niteliğini artıracak çalışmalarıyla öne çıkıyor.  

İçerik Üreten Öğretmen Modeli

İstanbul Öğretmen Akademilerine konuk olan Selçuk Şirin, New York Üniversitesi Eğitim Kültür ve İnsan Gelişimi Fakültesi Uygulamalı Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi.  Şirin, 21. yüzyıl öğretmeni olmak çerçevesindeki sunumunda gelecek odaklı çalışmalar yapmanın önemini hatırlattı.

Salgının bundan sonraki hayatta ciddi izler bırakacağını söyleyen Şirin şunları kaydetti:  "Artık öğretmene ihtiyaç duymadan bir sınıf ortamı oluşmadan eğitimi sağlamak mümkün. Sınıftan okuldan öğretmenden başka mecralara kaymış durumda. Ancak öğretmene ihtiyaç olmayacak diye bir durum yok. Burada önemli olan durum motivasyondur. Bilgiyi alıcı veya üretici olan kişinin motivasyonunu sağlayan rehberlik eden kişi öğretmendir. Öğretmen modeli sürekli güncellenecek. İçerik üreten öğretmen modeline geçmiş olacağız. Düşünün bir öğretmen sadece 30 öğrenciye ulaşabilir. Ama bu şekilde içerik üreterek daha fazla öğrenciye ulaşmış olur. Bu arada okul mimarisi de değişecek tabi ki."

Okul Öncesinden İtibaren Kütüphane Şart

21. yüzyıl yetkinliklerine değinen Şirin, yaparak öğrenmenin önemli olduğunu eğitim tarihinden ve güncel uygulamalardan hareketle ortaya koydu. Erken dönemden itibaren çocuklarımızın geleceğine dokunmak için okuma kültürü odaklı çalışmaların önemine vurgu yapan Şirin  "Okul öncesi dönemde ailenin çocuğuyla etkileşimi ve kaliteli zaman geçirmesi önemli bir husus. Okul öncesi dönemdeki en büyük teknoloji kaliteli zaman... Gözetlenen ortamlar oyun grupları olabilir. Ve bunun dışında en önemli etken kitaplar. Okul öncesi dönemdeki kelime hazinesi çocuğun zekâsını destekleyen bir durum... Bilişsel gelişiminde önemli... Aynı zamanda çocuğun gelecek yaşantısında ve akademik hayatında da önemli." ifadelerini kullandı.

Okuduğunu Anlamanın Önemi

Şirin, kitap bulunmayan her ev için bir çözüm üretmeye çalıştıklarına işaret ederek şu ifadeleri kullandı: "Ben bunu Türkiye'de yapmaya çalışmaktayım her çocuğun erken yaştan itibaren kütüphanesi olmalı çünkü. Öğretmenler çocukların kelime hazinesini bilmeli ve kütüphane oluşumunu desteklemelidir. Çocuklar ailelerini rol model almaktadır bu noktada. Bu makas okul öncesinde açılıyor ve ne yazık ki bir daha kapanmıyor. Bu makası eğer kapatamazsak müfredat işe yaramaz. Önemli olan okul öncesinden itibaren kütüphane oluşumunu desteklemektir. Bir Milyon Kitap Projesini desteklemek bu bağlamda çok önemlidir."

Akış Teorisi

Çalışmalarında ve eğitim çağı odaklı değerlendirmelerinde kuşak kavramını pek kullanmadığını belirten Şirin, önemli olanın okuduğunu anlamak olduğunu kaydetti. Yapılan araştırmalara dikkat çeken Şirin, çocukların büyük bir kısmının okuduğunu anlamadığının ortaya çıktığını ifade etti. Müşterek çalışmanın önemini hatırlatan Şirin, 21. yüzyıl becerileri arasına yer alan problem çözmenin yerleşmesi için birlikte iş yapma ve problem çözme üzerine çalışma yapılması gerektiğini vurguladı.

Salgın sürecinde öğretmenliğin tutkulu rolüne değinen Selçuk Şirin, "Zaman ve mekânı unuttuğunuz bir işe sahip misiniz? Mesleki becerileri kazanmada bu çok önemli bir husus... İşte biz buna akış teorisi diyoruz. Bir mesleğe tutku ile bağlandığınız zaman geri kalan her şeyi unutuyoruz. Sevdiğimiz iş olduğunda tutku ile bağlanarak üretiyoruz. Çocuklarımız kendileri tanımalı. Biz kendilerini tanımalarına yardım etmeliyiz. Öğretmenin rolü öğrencinin sosyal çevresi ile bağlantıların desteklemek ve farkındalık oluşturmaktır."  şeklinde konuştu.

Zihin Esnekliği

Geleceğin öğretmenliğine dikkat çeken Şirin çocukların öğretmenleri model aldığını bunun için açık zihinli olmanın önem taşıdığının altını çizdi. Eğitimdeki sorunların ancak öğretmenlerle çözüleceğini kaydeden Şirin şunları söyledi: "21. yüzyıl ve geleceğin öğretmenleri için en önemli nokta zihnin esnek olmasıdır. Bilim sürekli değişen bir kavram bugün yoğurt beyaz diyoruz ancak değişebilir. O yüzden önümüzdeki zamanla ilgili bilmemiz gereken en önemli şey zihin esnekliğidir. Önümüzdeki verilere göre fikir ve düşüncelerimiz değişmeli ve yenilenmelidir. Öğretmen değişim ve dönüşüme inanmalıdır. Örneğin matematiği ihtiyaç duyması için ihtiyaç yaratmak ve o tutkuyu sağlayabilmek öğretmenin görevidir.

Brezilyadaki evsiz çocuklara yapılan araştırmada çocukların matematik zekâsının Amerika'daki orta sınıf çocuklarına göre matematik zekâsının daha yüksek olduğu görülmüştür. Neden çünkü matematik aslında ortamın mekânın boylamsal olarak ölçülmesi değerlendirmesidir. Öğretmenlerimiz işte bu nedenle örneğin matematiği hayatın içinden yansıtmalıdırlar. Öğretmenler becerilerin doğuştan olduğunu kırmalıdırlar. Dönüştürülebilir olduğumuz için öğretmeniz. Öğrenci dönüşüme ve değişime açıktır ancak öğretmenin rehberliği sayesinde."

Program için tıklayınız.

Binbirdirek M.İmran Öktem C.No1 Eski Adliye Binası Sultanahmet/Fatih/İSTANBUL - (0212) 384 34 00

MEB © - Tüm Hakları Saklıdır. Gizlilik, Kullanım ve Telif Hakları bildiriminde belirtilen kurallar çerçevesinde hizmet sunulmaktadır.